Adalet, İslam’ın temel esaslarından biri olup Kur’an-ı Kerim’de birçok ayette vurgulanmış, hadislerde de geniş bir şekilde ele alınmıştır. Adalet, hak sahibine hakkını vermek, zulümden kaçınmak ve her işte ölçülü davranmak anlamına gelir. Yüce Allah, adaletin tesis edilmesini tüm insanlığa bir emir olarak bildirmiş ve bunu toplumsal huzurun, bireysel mutluluğun ve hukuk sistemlerinin temel taşı kılmıştır.

Kur’an-ı Kerim’de Adalet

Kur’an-ı Kerim’de adalet kavramı yetmiş altı kez doğrudan yer almış, ayrıca zulüm ve haksızlık yapmaktan kaçınma konularıyla birlikte bu sayı daha da artmıştır. Adalet, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde uygulanması gereken bir ilke olarak öne çıkmaktadır. Kur’an’da adaletle ilgili bazı ayetler şu şekildedir:

            1.         “Şüphesiz ki Allah, adaleti, iyiliği ve yakınlara yardım etmeyi emreder; hayasızlığı, kötülüğü ve azgınlığı yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.” (Nahl, 16/90)

            •          Bu ayette, adaletin sadece hukuki bir kavram olmadığı, aynı zamanda ahlaki ve sosyal bir sorumluluk olduğu vurgulanmaktadır.

            2.         “Ey iman edenler! Allah için hakkı ayakta tutan, adaletle şahitlik eden kimseler olun…” (Maide, 5/8)

            •          Müslümanların, adaletin savunucusu olması ve her durumda adaletli davranması gerektiği emredilmektedir.

            3.         “Allah size, emanetleri ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğinizde adaletle hükmetmenizi emreder…” (Nisa, 4/58)

            •          Adaletin her konuda gözetilmesi gerektiği, yöneticilerin ve bireylerin bu hususta hassasiyet göstermesi gerektiği belirtilmektedir.

Hadislerde Adalet

Peygamber Efendimiz (s.a.v.), adalet konusunda birçok hadisinde ümmetine öğütlerde bulunmuştur. Hadislerde adaletin bireysel, toplumsal ve yönetsel boyutları üzerinde durulmuştur:

            1.         “Adil devlet başkanı, Allah’ın en sevdiği kullardandır.” (Tirmizi, Ahkam, 4)

            •          Adaletle yöneten kişilerin Allah katında değerli olduğu ifade edilmektedir.

            2.         “En hayırlı insanlar, adil davranan yöneticilerdir.” (Müslim, İmare, 18)

            •          İslam toplumunda adaletin ne kadar önemli olduğu ve adil yöneticilerin ne büyük bir nimet olduğu vurgulanmaktadır.

            3.         “Adaletli olanlar, Allah katında nurdan minberler üzerinde bulunacaklardır…” (Müslim, İmare, 18)

            •          Adil kişilerin kıyamet gününde yüce bir mertebeye erişeceği bildirilmiştir.

İslam Hukukunda Adaletin Yeri

İslam hukuku, adalet ilkesine dayanır ve tüm hukuk sistemleri içerisinde adaleti en temel unsur olarak kabul eder. Hukukun temel amaçlarından biri, zulmü ortadan kaldırarak hak sahibine hakkını vermektir. Kur’an-ı Kerim’de bu konu sıkça vurgulanmıştır:

            •          “Ey Davud! Biz seni yeryüzünde bir halife kıldık. O hâlde insanlar arasında adaletle hükmet…” (Sad, 38/26)

            •          Peygamberlerin bile adaletle hükmetmesi gerektiği, dolayısıyla insanların bu konuda daha hassas olması gerektiği belirtilmektedir.

            •          “Haksız yere bir cana kıyan, bütün insanları öldürmüş gibidir…” (Maide, 5/32)

            •          Bu ayet, adaletin insan hayatını korumak için ne kadar önemli olduğunu ortaya koymaktadır.

Sonuç

Adalet, Kur’an-ı Kerim’in ve hadislerin en çok vurguladığı kavramlardan biridir. İslam’da adaletin sağlanması, bireylerin huzur içinde yaşaması ve toplum düzeninin bozulmaması için bir zorunluluktur. Adil olmak, sadece hukuk alanında değil, ticarette, aile hayatında, yöneticilikte ve günlük yaşamın her anında gözetilmesi gereken bir ilkedir.

Kur’an-ı Kerim, insanlığa evrensel bir mesaj sunarak adaletin dün, bugün ve yarın da en temel ilke olduğunu vurgulamıştır. Toplumun huzuru ve bireylerin mutluluğu, ancak adaletin hâkim kılınması ile mümkündür. Bu nedenle, her Müslümanın adaleti hayatına uygulaması ve başkalarına da adaletli davranması gerekmektedir.

Sevgiyle ve Farkındalıkla kalınız 

Bekir Kalır