Kentte yaşayanların, özellikle de belediyelerin, kentlerine sahip çıkmaları ve o kentin, kendi iç dinamikleriyle sürdürülebilirliğinin sağlanması, ancak yerleşiklerin, bilinç düzeyinin arttırılmasıyla mümkündür. Bilinç düzeylerin artırılası da kentte yapılacak etkinliklerle orantılıdır.
Kentler, sosyal gelişmelerin, kültürel etkinliklerin, uygarlıkların oluşup yoğunlaştığı merkezler olarak, ana gündem olan kentlilik bilincini etkiler. Bu bilinç Kentlerde, girişimci, yenilikçi, yaratıcı, dinamik ve düşünen bireylere ciddi katkıda bulunur.
Kentin korunması, salt anlamıyla, mevcudun savunulması değildir. Kentin korunarak geleceğe taşınmasıdır. Yani kentin, “MİRAS” olarak kabullenilmesidir. İnsanların kimlikleri kadar önemli olan toplum kimliği, Kent Kimliği ile öne çıkar.
Kentler, dünle‐bugün, bugünle‐yarın arasındaki ilişkiyi sağlam kuramazsa birikimini insanına ve geleceğe “doğru” yansıtamaz. Kent halkı, hangi özellikli topraklarda yaşadığının farkına varmadığı bir kent oluşur.
Tepebaşı Belediyesi bu gelişmelerin bilincindedir., Eskişehir’in değerlerini geleceğe taşımak için, ne yapılması gerekiyorsa yapıyor. Geçmişten, bize kalan değerlerimizi, yeniden yaşayan değerler haline getirmenin mutluluğunu yaşatıyor.
Ayrıca geçmişle, geleceği buluştururken, geçmişten gelen değerlerimizi değiştirmeden, gelecek nesillere aktarmak zorunda olduğumuzu da hatırlatıyor.
Eskişehir, cumhuriyetin ilk yıllarında, toprak sanayinde Türkiye’nin, önde gelen kentiydi. Kiremit ve tuğla dediğimizde ilk akla gelen kent Eskişehir’di. Tuğla- kiremit sanayi yıllarca il ekonomisine önemli katkısı olmuş, kentin önemli bir kimliği haline gelmişti.
Eskişehir’ de, Fabrikalar Bölgesi olarak isimlendirilen, 70 hektarlık alanda, 1927 yılına kadar, Marsilya tipi kiremit yurt dışından ithal edilmekteydi. Kurt Kiremit, Çift Kurt Kiremit, Aslan Kiremit, Fil Kiremit, Kartal Kiremit, Güneş Kiremit, Doğan Kiremit, Kılıçoğlu Tuğla ve Kiremit fabrikalarının üretime başlamaları ile Eskişehir, "TOPRAK SANAYİ", sektöründe, ülkemizin en önemli bölgesi olmuştu.
Ayrıca insanlık tarihinde, topraktan yapılma çanak-çömlek gibi buluntular, büyük önem taşıyor. Ellerin toprakla olan bu yoğurma-biçimlendirme serüveni, Anadolu’da, Cilalı Taş Dönemi’nde başlıyor. İnsanoğlu, sulu malzemesini koyabileceği çömleği, kap kaçağı yaratıyor. Yaşam kaynağı topraktan, yapılma çanak çömleğin içine, bir başka yaşam kaynağı, besinler konuluyor. Ve sonradan su sızdırmaz, küpler, tabaklar erimiş kumla kaplanıyor, yani sırlanıyordu.
Tepebaşı Belediyesi’nin, Uluslararası Pişmiş Toprak Sempozyumu, bu açıdan Eskişehir açısından önemli bir etkinliktir.
Eskişehir Uluslararası Pişmiş Toprak Sempozyumu; 04 – 17 Eylül 2023 tarihleri arasında Eskişehir Merkez’de geniş bir alanda düzenlenecek, kültürel ve sanatsal etkinlikler ile bilimsel sunumların yapıldığı, çeşitli ülkelerden seramik sanatçılarının davetli olduğu, festival havasında geçen ve tüm ziyaretçilere açık geleneksel bir etkinliktir.
Eskişehir uluslararası pişmiş toprak Sempozyum, bu yıl ilk defa tamamı Türkiye'den 20 sanatçı katılacak ve sanatçılar özel bir ortak eseri vücuda getirerek Cumhuriyetin 100. Yılı anısına kente armağan edecek.
ESKİŞEHİR ULUSLARARASI PİŞMİŞ TOPRAK SEMPOZYUMU, kent hafızası ve kültürünü, hatırlama ve gelecek nesillere aktarılması açısından olduğu kadar, toprak ve seramik sanayi ve seramik sanatının gelişmesine de ciddi katkıda bulunuyor. Seramik sanatçılarını da onura ediyor. Toprak sanayimizin, dününü, bugününü ve geleceğini sorgulatıyor. Bu alandaki çalışmalara da ciddi katkıda bulunuyor.
Eskişehirlilerin, yıllardır yoğun ilgi gösterdiği Pişmiş Toprak Sempozyum süresince düzenlenen sergiler, konserler, yarışmalar ve çeşitli etkinlikler, Eskişehir’e farklı bir heyecan yaşatıyor.
Sempozyum kapsamında düzenlenecek bilimsel toplantılar ise önümüzdeki günlerde. Bildirilerle, pişmiş toprak, mühendislik, arkeolojik ve sanat yönüyle ele alınıp tartışılacak, ardından bildiriler bir kitapta toplanıyor.
Geçmiş yıllarda. Kübalı, İngiliz, Alman, Güney Koreli ve Türk sanatçılar tarafından oluşturulan eserler sempozyum sonrası kente hediye edilmişti.
Tepebaşı Belediye Başkanı Sayın Dt. ATAÇ, Belediye başkanlığı yaptığı dönemde, pek çok projeyi kentin gündemine getirdi. Başarılı sonuçlarda aldı. Özellikle de Dünya Sağlık Örgütü’ nün projelerinden olan, “SAĞLIKLI KENTLER PROJESİ”, şehircilik açısından kente çok şey kazandırdı.
Proje ile ilgili olarak da ulusal ve uluslararası platformda, başarılı çalışmaları ile de övgü almıştı.
Sayın Ataç döneminde, “ULUSLARARASI PİŞMİŞ TOPRAK SEMPOZYUMU” da, hayata geçirildi. Kentin tanınması, ekonomik, kültürel ve sanatsal gelişiminin sürdürülmesi açısından önemli bir etkinliktir.
Eskişehir Pişmiş Toprak Sempozyum da temel amaç, Eskişehir’ deki seramik, özellikle de tuğla- kiremit sektörünün, ulusal ve global alanda tanıtımı yanında, bilimsel ve teknolojik alanda da gelişimini sağlamaktı.
Belediye Başkanı Sayın Dt. ATAÇ “Pişmiş Toprak Sempozyumu 3 ayaklı olarak devam ediyor. İçinde sanat var, sektör var bilimsellik var. Bu bir kent belleği, kent kimliğidir. Eğer kentler belleğine, kimliğine sahip çıkmazsa yok olmaya mahkumlardır” demiştir.
Eskişehir Uluslararası Pişmiş Toprak Sempozyumu, diğer belediyelere, örnek teşkil edecek ve kentin tanıtılması açısından da, her yönü ile önemli bir etkinliktir. Eskişehir’ de, yapılacak olan Pişmiş Toprak Sempozyumu, kentin turizmindeki gelişimine, ekonomisine ve tanıtılmasına ciddi katkıda bulunacaktır.
Sayın Dt. Ahmet ATAÇ ve ekibini kutluyoruz..