Cumartesi Günü, Eskişehir Küçük Millet Meclisi toplantısı, Kent Konsey ve Türkiye Küçük Millet Meclisler’inin, gerçekleşmesine katkısı olan İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanlarından, Sayın Burhan ÖZFATURA döneminde isabetli kararlar alan, İzmir “Danışma Kurulu” nu hatırlattı.
Sayın Burhan ÖZFATURA döneminde, İzmir Büyükşehir Belediyesini, her ziyarette, “ DANIŞMA KURULU “ çalışmalarını, yakından takip eder, başarılı çalışmalarına tanık oldukça da Eskişehir ve diğer illerde de olmasını arzu ederdik.
Danışma Kurulu, İzmir’deki üniversite rektörleri, Bilim adamları, Sanayi ve Ticaret Odası Başkanları, Teknik Meslek Odası başkanları, sanayiciler, tüccarlar, İzmir’in önde gelen şahıslarından oluşurdu.
Danışma Meclisi, hiçbir siyasi konu ile uğraşmaz, çalışma ve programlarında, hiçbir şekilde amaç dışı konulara, yer vermez, kişisel çıkarlar da görüşülmez, İzmir’in sorunları, çözümleri ve projeleri görüşülürdü.
Danışma Kurulu’nun çalışmaları ve aldığı kararlar ve İzmir’le ilgili, tespitleri, değerlendirildiğinde, ne kadar isabetli bir kuruluş olduğu da hemen göze çarpardı.
Yine Sayın ÖZFATURA döneminde, İzmir ’de belediye hizmetlerinin, daha iyi yürütülmesi içinde, “Esnaf, özürlüler, muhtarlar, Meslek edindirme, Türk Dünyası, Şehit aileleri, gibi pek çok masalar vardı. Bu masalarda, çok başarılı çalışmalarda bulundular. Belediyede, hem maddi hem de personel açısından ciddi kazanımları olurdu..
Türkiye Küçük Millet Meclislerinde detoplumda diyalog, hem de sivil toplumla siyaset arasında diyalog… Bu diyalogun sürekli, düzenli, önyargısız ve sansürsüz şekilde sürdürülebilmesinin ne kadar önemli olduğunu da EkMM’nin toplantılarında tanık olduk.
TkMM’lerin kurulma amacı tek bir kelimeyle ifade edilebilir: Diyalog. Hem toplumda diyalog, hem de sivil toplumla, siyaset arasında diyalog… Bu diyalogun sürekli, düzenli, önyargısız ve sansürsüz şekilde sürdürülebilmesi 21 ilde sivil toplum kesimlerinden oluşan TkMM’ler yapılandırılmıştı.
TkMM’lere siviller, dernekler, vakıflar ve girişimler ile yarı resmiler, yani odalar, sendikalar, barolar birer temsilci yolluyorlar. Ayrıca, istisnai olarak, eğer o ilde bir sosyal grup var ama örgütlü değilse, onların da bir kanaat önderini çağrılıyordu.
Ülkemizde her ilin küçük Millet Meclisi her ayın belli bir gününde toplanıyor ve üç saatlik bir toplantı yapıyor. Toplantılar her ayın ilk hafta sonu yapılıyor. Toplantılarda, Türkiye’nin her yerinde tartışılan güncel konulardan biri ve kendi illerini ilgilendiren yine güncel bir konu hakkında konuşuyorlardı.
TkMM’lerde sistem olarak, sorunu önce sivil toplum anlatıyor. Ondan sonra konuşulan konu hakkında milletvekillerinin görüşleri soruluyor. Yerel konu konuşulurken ise gene önce sivil toplum, sonra belediye başkanları katılımcılarla paylaşıyordu.
TkMM’lerde karar alınmıyor. Çünkü bunlar sadece diyalog grupları. Karar almaya kalkarsanız oylama yapmanız gerekir. O zaman da oylamada birkaç kez kaybeden gruplar, bu yapıdan uzaklaşırlar.
TkMM’lerde tutanaklar hazırlıyor. Kim ne dediyse o sözleri en fazla 200 kelimeye kadar özetliyor ve kendilerine yolluyordu. Kendilerinden 48 saat içinde onay geldikten sonra tüm bu diyaloglar internet sitemizde yayına giriyordu.
Böylece isteyenler, o ay Türkiye’nin neresinde neler konuşulduğunu görme şansına sahip oluyorlar. Sivil toplum kuruluşları bu sayede Türkiye’nin diğer ucunda belli bir konuda kendileri gibi düşünen diğer sivil yapıları görüyorlar ve birlikte hareket etme şansı da buluyorlar
Eskişehir’de EkMM, kurulduğu günden itibaren, her türlü zorluğa rağmen, Koordinatör, sayın Sevim ŞAHİN, büyük fedakârlık yapıyor. Yıllardır da çalışmalarını, yakından takip ediyor, her türlü fedakârlıklarına da tanık oluyoruz.
Ayrıca Sayın Sevim ŞAHİN’ in fedakarlığı, Millî Mücadele Dönemi’nde cephelerinin yanı sıra cephe arkasında da,Türk askerlerine destek verip düşmanla mücadele edeni, mitingler düzenleyerek, hastabakıcılık ve hemşirelik yaparak, top, mermi taşıyarak, orduya yardımlar toplayarak, askerlerin söküklerini dikerek, aş-ekmek pişirerek ve bizzat silahlarla çarpışarak, tüm gücüyle bağımsızlık için savaşmış ve vatanın bütünlüğünü korumaya çalışan Türk kadınlarını hatırlatır.
Sayın Sevim ŞAHİN, toplantılar süresince akılcılık, bilimsellik ve çağdaşlığı, her düşünce ve söyleminde hissettiriyor. Davranışı, düşünceleri, fikirleri ve icraatı, yaşantısı, icraatı ile de örnek bir gönüllüdür.
Sayın ŞAHİN için gönüllülük, bir yaşam biçimidir. Toplumsal projelere, karşılıksız katılmaktır. Motive etme yeteneğine sahip, başarmayı, öğrenmeyi ve paylaşmayı ilke edinmiş, iyi ve doğru olduğuna inandığı, bir amaç uğruna çalışan, emeğinin karşılığını 'geleceği yakalayarak' alacağını bilen bir insanımızdır.
Ayrıca Sayın ŞAHİN, ATATÜRK’ ün, " Bir toplum, bir millet, erkek ve kadın denilen iki cins insandan meydana gelir. Mümkün müdür ki, bir toplumun yarısı, topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça, diğer kısmı göklere yükselebilsin!" sözünün en somut örneğidir.
Sayın ŞAHİN, hiçbir ücret almadan yıllardır büyük fedakârlık yaparak, EkMM toplantılarını sürdürürken, aynı duyarlılığı toplantılara katılması gereken halkımız, Milletvekilleri, sivil toplum örgütleri ve belediyelerden arzu edilen boyutta göremiyoruz,
EKMM, ülke ve Eskişehir’ in, sorunlarının ve çözümlerinin diyalogla tespiti, gündeme gelmesi, en önemlisi de çözümü açısından önemli bir kuruluştur. O nedenle de Eskişehir’deki sendikalar, odalar, Belediye Başkanları, Milletvekilleri, partilerin il başkanları, gönüllüler, Eskişehir Küçük Millet Meclisi toplantılarına, iştirak etmeli ve destek de vermelidir. Çünkü diyalog, etkili iletişimin kalbidir.