Ülkemizde, eğitim-öğretim çalışmaları, kalkınması için, vazgeçilmez bir unsurdur. Sistem içinde yetiştirdiğimiz, insan gücünün, üstün niteliklere sahip olması, gelişen bilim ve teknolojiye uyum sağlamasını istiyorsak, insanlarımız, gerçek iş koşullarında yaparak yaşayarak öğrenme esaslarına göre yetiştirmek zorundayız.
            Eğitimde her türlü olumsuz gelişmeye rağmen, ülke olarak, geleceğimizin, teminatı olan çocuklarımızı, en iyi şekilde yetiştirmek, hem görev, hem de toplumsal sorumluluktur.
             Çünkü iyi yetişmiş; tarihini, milli ve manevi değerlerini, örf ve adetlerini, ülkesini ve dünyayı tanıyan, teknolojiyi kullanan, bilime, rekabete açık, özgüveni yüksek, donanımlı nesiller, hem kendilerinin geleceği, hem de ülkemiz ve dünyanın geleceği açısından, son derece önemlidir.
           Nitekim ATATÜRK, “Eğitimdir ki bir milleti, ya hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da milleti esaret ve sefalete terk eder” demiştir.
           Ülkemiz için, yapılacak, en önemli yatırım insana, özellikle de çocuklara ve gençlere yapılan yatırımdır. Çocuklarımızı ve gençlerimizi, ne kadar iyi yetiştirebilirsek, onlara ne kadar çok imkân sunabilirsek, ülkemizin, yarınları da o kadar parlak olacaktır.

           Çocuklarımız da bunun farkındadır. Adalet İlkokulu’nda görevli olduğum yıllarda bir öğrencimiz “Bize gelecek diyorsunuz, bizce gelecek bizim haklarımıza gösterilecek saygıdadır” demişti.

 Eğitim-öğretimin yapıldığı okullar, insan yaşamında gerekli olan bilgi, beceri, iyi alışkanlık ve davranışları kazandırır. Aile ve topluma yararlı bireyler olmasını sağlar. Kendi ulusumuzla birlikte diğer ulusları da sevmeyi öğretir.

Okul, insanlarımızın iyi yurttaş olmasını sağlar. Başkalarının duygu ve düşüncelerini anlamayı, onlara saygı duymayı öğretir. İyiyi kötüden, doğruyu yanlıştan, yararlıyı zararlıdan ayırt edebilme bilinci kazandırır. Karar verebilme ve sorunları çözebilme becerilerimizi geliştirir.

Ülkemizde, bu tabloya layık pek çok okul var. Bu okullardan biri de Eskişehir Murat Atılgan Ortaokulu’dur.  Geçen hafta okula ziyarette bulunduk. Okul Müdürü Sayın  Halil TURHAN’ dan, okul ve okulda uygulanan çalışmalarla ilgili  bilgi edindik.

   Sayın TURHAN, bir yöneticide sahip olması gereken, bilgi, deneyim, önsezi, yetki ve sorumluluk trafiğini doğru yönlendirme ve denetleme, başarı ve başarısızlıkları paylaşabilme ve ekibini eğitebilme gibi, meziyetlere de sahiptir.

Sayın TURHAN, Murat Atılgan Ortaokulu’ nu, çevrenin bilgi ve kültür merkezi olarak görüyor. Çevrede yaşayanlar, okulların etkinliklerine katılabiliyor.. Okullardaki imkânlardan yararlanabiliyorlar.

        Sayın TURHAN, açık ve ileri görüşlü, öğrencilerin davranış ve başarılarını değerlendirirken tarafsız, her türlü değerlendirmede hissi tavır ve düşünceler altında kalmaz, personele ve öğrencilere karşı eşit mesafededir. 

           Sayın TURHAN, sabırlı, olaylar karşısında dayanıklı ve duygularını kontrol altında tutuyor. Farklı inanç, görüş ve gruplara saygılı ve uzlaştırıcıdır. Düşünce ve davranışlarıyla, öğrenciler için modeldir. Güler yüzlü, hoşgörülü ve sevecendir. Yapıcı ve eğitsel bir disiplin oluşturur. Öğrencileri, velileri, çevresini etkilemede başarılıdır.

Sayın TURHAN, öğrencinin kendine has yetenekleri olduğunu, önemli olanın öğrencilerdeki bu yetenekleri keşfetmek suretiyle açığa çıkarmak ve öğrencileri yetenekleri doğrultusunda yönlendirmek için her türlü gayreti gösteriyor.

    Murat Atılgan Ortaokul binasında, öğrenci başarısını olumlu yönde etkileyecek eğitsel mekânlar yeniden düzenleniyor. Düzenlenirken bu mekanların uygun fiziki koşullara sahip olması, müfredat programlarının çeşitli çevresel faktörlerle desteklenmesi ve mimari mekanlarda karşılığını bulması içinde her türlü fedakarlık yapılarak, çağdaş eğitimin gerektirdiği tüm özelliklere sahip mekanlar olması için de her türlü fedakârlık yapılıyor.

        Eğitim ve öğretim faaliyetleri için tasarlanan Murat Atılgan Ortaokulu,  öğrencilerin ihtiyaçlarını karşılamak ve onların sosyal ve psikolojik gelişimlerini desteklemek için tasarlanıyor. Bu nedenle, okulların mimari ve statik tasarımlarında birçok faktöre dikkat ediliyor.

Okulda, mimari tasarımında, öğrencilerin eğitim ve öğrenim faaliyetlerine uygun alanlar yaratılıyor. Bu alanlar, öğrencilerin dinlenmeleri, sosyalleşmeleri, öğrenmeleri ve öğretmenlerle etkileşim kurmaları için tasarlanıyor.

             Tasarım çalışmalarında, sınıfların genişliği ve yüksekliği, öğrencilerin konforlu bir şekilde oturabilecekleri ve öğretmenin dikkatini çekebileceği boyutta olmasına özen gösteriliyor. Ayrıca, okul bahçesi ve koridorları, öğrencilerin açık havada vakit geçirmeleri ve sosyal etkileşim kurmaları için de çeşitli tasarımlar düşünülüyor.

              Murat Atılgan Ortaokulun’ da,  öğrencileri dış çevrenin güçlüklerinden koruyarak, onlara yaşam kolaylaştırılıyor, okul dışındaki çevresel faktörleri ve yaşam farklılıklarını, kendi sınırları içinde ortadan kaldırarak, farklı koşullarda yaşayan öğrencilere farklı olmayan bir öğrenme ortamı oluşturuluyor.

             Okulda, mevcut ortak kullanım alanları olan lavabo, tuvalet, bahçe, kantin ve sosyal aktivite alanları yeniden düzenlenmiştir.

 Murat Atılgan Ortaokulu’nda eğitim ve öğretim faaliyetleri için gerekli düzenlemelerin yapılması, eğitimin kalitesini arttırmada oldukça etkili olacaktır. Bu yüzden Murat Atılgan Ortaokulu’nda yerleşim düzeninden, öğrenci sayısına, renk uyumuna, uygun ışık ve ısı düzeyine, temizliğe, gürültünün olmamasına, estetiğe varıncaya kadar birçok fiziksel ortamı yeniden düzenlemek için ciddi çaba gösteriliyor.

          Sayın Halil TURHAN, öğretmen, veli ve öğrencilerimizi kutluyoruz.