Eskişehir’de düzenlenen kentte su sağlayan kaynaklarla ilgili toplantıya, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, Kütahya Belediyesi, Tarım ve Orman Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürlüğü, yüklenici firma Çınar Mühendislik, Kütahya, Bilecik ve Afyonkarahisar illerinden kamu kurum ve kuruluşları, üniversitelerden temsilciler ve sivil toplum kuruluşları katılım sağlandı.

Eskişehir in hayati su kaynaklarını koruma planı toplantısının açılış konuşmasını yapan, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ayşe ÜNLÜCE; “Eskişehir ili merkez ve mahallelerine içme ve kullanma suyu temin edilen Porsuk Baraj Gölü Havzası ve Porsuk Çayı Havzası çeşitli baskılar nedeniyle kirlenmektedir. Örneğin endüstri, madencilik, tarımda kullanılan ilaç ve gübre kaynaklı kirlilikleri sayabiliriz. Su kaynaklarının kalitesini korumak, iyileştirmek ve en iyi şekilde kullanımını sağlamak için, havzanın güncel durumunun bilimsel olarak değerlendirilmesi sonucunda oluşturulacak Havza Koruma Planına ihtiyaç duyulduğu bilinmektedir.” diyerek bir gerçeği paylaştı.

Proje süresince, evsel su tüketimi, atık su oluşumu, endüstriyel faaliyetler, hayvancılık uygulamaları ve tarımsal gübre ile pestisit kullanımı gibi çeşitli verileri bir araya getirerek kapsamlı bir değerlendirme yapıldı. Bu veriler ışığında, havzada yer alan noktasal ve yayılı kirletici kaynaklar üzerine kirlilik yüklerini de hesapladı.

Ayrıca Sayın ÜNLÜCE, “Koruma alanlarının belirlenmesi ve özel hükümlerin oluşturulması, su kalitesinin sürdürülebilirliğini sağlamak için kritik öneme sahiptir. Birlikte daha sağlıklı, daha temiz ve daha sürdürülebilir bir gelecek için çalışmaya devam edeceğiz. Unutmayalım ki, su kaynaklarımızın korunması sadece bugünü değil, geleceğimizi de kurtaracaktır” ifadelerini katılımcılarla paylaştı.

Aslında Eskişehir’in kullanma ve içme suyu ile ilgili önlemler yıllardır gündemdedir.

Geçmiş yıllarda Eskişehir’i ziyaret eden Sağlık Bakanlarından Sayın Recep AKDAĞ  birinci basamakta, içme ve kullanma sularının, temiz olması, hem mikrobiyolojik, hem kimyasal açıdan, temiz olması, insan sağlığı açısından, çok önemli olduğunu vurgulamıştı.

Ayrıca Sayın AKDAĞ, Eskişehir’de, bulunan içme ve kullanma suları hakkında da yapılan değerlendirmelerde, özellikle kimyasallar açısından, şehir suyunun, arıtma ihtiyacını tespit ettikleri belirttikten sonra, “ …Bir an önce, Eskişehir Belediyesi’nin, su arıtması ile ilgili gerekli çalışmaları tamamlayarak vatandaşımızın, sağlığı açısından riskleri ortadan kaldırması gerekiyor. Bunu, il müdürlüğümüz, belediyeye, gerekli uyarıları yapacak şekilde yazacak ve meseleyi takip edeceğiz” demişti.

Sağlık Bakanı Sayın AKDAĞ’ın, bu tespiti, hangi kıstaslara dayandırdı, bilinmez ama Eskişehir’in kullanma suyu her dönem, özellikle de belediye seçimlerinde, sürekli tartışma konusu oldu, hatta Kütahya ilinde, gösteriler bile yapıldı. Bugüne kadar da pek çok kaynaktan, su getirilmesi de vaat edildi.

Anakent Belediye Başkanı Sayın Prof. Dr. BÜYÜKERŞEN; Sağlık Bakanının, iddiaları sonrası, yaptığı açılamada, ”Şehir merkezimizde, şebeke suyunun, kimyasal ve mikrobiyolojik açıdan uygunluğu, Halk Sağlığı Müdürlüğü ve ESKİ Genel Müdürlüğü tarafından, sürekli ve düzenli olarak takip edilmektedir.” demişti.

Ayrıca Sayın Prof. Dr. BÜYÜKERŞEN, “Halk Sağlığı Müdürlüğü, kimyasal açıdan, yılda 10 kez 28 parametrenin denetimi için sudan numuneler alarak, Afyon Akredite Halk Sağlığı Laboratuvarı’na göndermektedir. Gönderilen numunelerin, analizleri yapıldıktan sonra, rapor hazırlanarak ESKİ Genel Müdürlüğü’ne bildirdiğini “ söylemişti.

Eskişehir’ de kullanma suyu olarak kullanılan Porsuk suyu, Kütahya ili sınırlarında kirlenmektedir. Öncelikle Kütahya ilindeki kirlenme sebepleri, ortadan kaldırılmalı veya kontrol altında alınmalıdır. Hal böyle olunca da ilgili bakanlıklara ve kurum/kuruluşlara da suyun kirletilmemesi, korunması ve bu alandaki mevzuatın uygulanması ile ilgili ciddi görevler düşüyor.

Sayın ÜNLÜCE’nin söylediği gibi, iklim değişikliği ve kuraklık sebebiyle su kaynaklarımızın azaldığı bu dönemlerde Eskişehir’in en önemli içme kullanma suyu kaynağı olan ve mevcut durumda başka alternatifi bulunmayan Porsuk Baraj Gölü ve Porsuk Çayının su kalitesinin ve su miktarının havza bazında korunması iyileştirilmesi gerekiyor.

Eskişehir, sanıldığı gibi su zengini bir kent değildir. Aksine, gerekli önlemler alınmadığı takdirde yakın gelecekte su sorunları yaşamaya aday bir kent konumundadır.

Gelecekte tedbir alınmazsa, topografyadaki düzensizlikler nedeniyle, kaynakların kontrol edilemeyişi, kaynakların, dengesiz dağılımı, su kaynaklarının, bütüncül havza bazında yaklaşımlarla, uzun vadeli planlamalar yerine, bölgesel, bağımsız ve kısa vadeli projelerle, kullanıma açılması girişimleri Eskişehir’ de su sıkıntısın neden olacaktır.

Ülkemizde ve Eskişehir’de sularımız, mutlaka korunmalıdır. İnsanımıza da temiz içme ve kullanma suyu sağlanmalıdır. Bu alanda, halkımıza, ilgili bakanlıklara, özellikle kurum ve kuruluşlara, ciddi görevler düşmektedir. Halkımız da her alanda suyu tasarruflu kullanmalıdır. Çünkü su, yaşamdır.