CHP’de erken genel seçim çağrıları bitmek bilmiyor.

‘Kimi erken seçimden kaçış yok’ diye konuşuyor.

‘Kimi erken değil, hemen seçim sloganı’ atıyor.

‘Kimi de bu sene erken seçim kesin olacak’ diyor.

                                                        ***

Aralıksız her gün bu sözleri duymaktan sıkıldık artık.

Erken, erken, erken.

İyi hoş da nereden geliyor bu öz güven?

Kaldı ki Anayasa’nın 116. maddesine göre seçimlerin olağan tarihinden önce yapılması için iki yol bulunuyor: Bu yollar TBMM üye oy sayısı çoğunluğu ve Cumhurbaşkanı’nın kararı.

TBMM’nin seçimleri yenileyebilmesi için kararın beşte üç çoğunluğunun yani en az 360 milletvekilinin oyuna ihtiyacı bulunuyor. Bununla birlikte Cumhurbaşkanının da seçimleri tek başına yenileme hakkı bulunuyor.

                                                   ***

Peki muhalefetin, Türkiye Büyük Millete Meclisi’nde erken genel seçim kararı çıkarabilecek yeterli milletvekili sayısı var mı?

Yok.

Geriye kaldı tek ihtimal:

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, kısa vadede erken genel seçim gibi bir düşüncesi var mı?

Yok.

Bu durumda ‘yakın zamanda erken genel seçim olacak’ ve hatta ‘bu sene olacak’ diyen CHP’liler bu sözü neye güvenerek söyleyebiliyorlar dersiniz?

Temenni olarak söyleseler haydi neyse.

Ama o kadar kararlı söylüyorlar ki erken genel seçim konusunda, sanki bilmediğimiz üçüncü bir şık var.

                                                            ***

Neyse meraklılarını fazla üzmeyelim ve erken genel seçimin ne zaman olabileceği konusundaki tahminimizi söyleyelim.

Piyasalarda dolarizasyon önemli ölçüde kırıldı. Böylece enflasyondaki kur etkisi de önemli ölçüde azaldı. Bunun yanı sıra Merkez Bankası’nın swap hariç net rezervleri de oldukça yüksek seviyelere çıktı.

Bu noktada Merkez Bankası’nın döviz rezervleri kadar önemli olan bir diğer konu ise faizler.

İç pazardaki talebin düşmesi ve baz etkisiyle birlikte, enflasyonda düşüşün hız kazanmasına paralel olarak Merkez Bankası da politika faizini düşürecektir.

Üstelik düşen faizlerle birlikte kredi musluklarının belli ölçüde açılması sonucunda,  piyasalar da canlanacaktır.

Yüzde 10-15 bandındaki bir politika faizi oranı ve Merkez Bankası’nın yüksek döviz rezervi, erken seçim için yeterli iktisadi şartların hazır olduğu anlamına gelecektir.

Elbette ki tüm bu ekonomik gelişmelerle birlikte sağlanması gereken bir koşul daha var; Anayasa değişikliği.

Bu noktada büyük olasılıkla referanduma bile gerek kalmadan; TBMM’de 400 milletvekilinin desteği ile Anayasa değişikliği sağlanacaktır.

Ve yukarıdaki belirtmiş olduğumuz iki aşamanın ardından, erken genel seçim kararı alınacaktır.

                                                         ***

Peki ya Cumhurbaşkanlığı Seçim sonucu nasıl olur?

Bu soruya yanıt vermek bugün için erken olsa da; yukarıda belirttiğimiz şartların sağlanması durumunda sonucun ne olacağını kestirmek hiç de zor değil.

Açıkçası belki ilk turda olmayabilir ama ikinci turda AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan seçimi yine kazanacaktır.

Şimdi yine birileri çıkıp diyecek ki yanılıyorsun; anketlere bakmıyorsun.

Anketler önemli ama bendenize sorarsanız çok da fazla güvenmemeli.

Örneğin 14 Mayıs 2023 Cumhurbaşkanlığı Seçimleri öncesinde ne olmuştu?

Muhalefetin Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, pek çok ankette yüzde 60’ı geçiyordu değil mi?

Sonra ne oldu?

Şok!

O yüzden de gün aşırı iktidara meydan okumanın, bu şartlarda hiçbir anlamı yok.

Yorum sizlerin…

Bendeniz yarın yine buradayım.

Beklerim efendim…

GÜNÜN SÖZÜ:

Hayaller ve gerçekler yarışır.

Hayaller hep önden gider ama her zaman gerçekler kazanır.

-       Oscar Wilde