30 Ağustos Zafer Bayramı, dün tüm Türkiye’de coşkuyla kutlandı.

Dile kolay; Dumlupınar’da Atatürk’ün başkumandanlığında zaferle sonuçlanan Büyük Taarruz’un 101. yılı…

Bu vesile ile bu toprakları bizlere vatan kılmak için canlarını, kanlarını feda eden başta Uluönder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehit ve gazilerimize bir kez daha sonsuz şükranlarımızı sunarız.

                                                                     ***

Zaferin 101. yılında Eskişehir’de de çeşitli etkinlik ve kutlamalar gerçekleştirildi. Bu amaçla Eskişehir Valiliği de her sene olduğu gibi bir resepsiyon düzenledi.

Ne var ki bir ayrıntı fazlasıyla dikkatimizi çekti.

Kabul töreni adıyla gerçekleştirilen program, DSİ 3. Bölge Müdürlüğü’nün bahçesinde gerçekleştirildi.

Oldukça sıra dışı bir durum olduğu muhakkak.

Resepsiyon ya da kabul törenleri, hemen her sene beş yıldızlı otellerde oldukça yüksek bütçeli programlarla kutlanıyordu.

Ne var ki göreve başlayalı henüz iki hafta olan şehrin yeni Valisi Hüseyin Aksoy, teamülün dışına çıkarak beş yıldızlı oteller yerine bir kamu kuruluşunun bahçesinde oldukça mütevazı bir etkinlik gerçekleştirmeyi tercih etti.

Bu hareketiyle de takdiri fazlasıyla hak etti…

                                                                    ***

Peki neden?

·         Şüphe yok ki; başta hayat pahalılığı olmak üzere hemen herkesin ekonomik sıkıntıları iliklerine kadar hissettiği bir dönemden geçiyoruz.

İşçisi, işvereni, memuru, emeklisi…

Herkes tasarruf edebilmek için elinden geleni fazlasıyla yapıyor.

Şartlar böyleyken; kamu da üzerine düşen görevi yerine getirmeli ve vatandaşın vergileriyle sağlanan bütçeyi kullanırken azami özen göstermeli.

Açıkçası yerelde ve genelde bu hassasiyetin çok zaman gösterilmediğine, kamu kaynaklarının bilinçsizce tüketildiğine tanık oluyoruz.

·         Bir diğer husus: Milli bayramlar ya da özel günler bol keseden para saçarak ayrı bir değer kazanmıyor. Değer katacak bir konu varsa; o da bu bayramları kutlamamıza vesile olan Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını anlamak, verdikleri amansız mücadeleyi yeni kuşaklara anlatmak ve bu konuda art niyetli kişilerce yapılmak istenen dezenformasyonun önüne geçmektir.

                                                                   ***

Sonuç olarak efendim:

İçerisinden geçtiğimiz bu zorlu ekonomik süreçte, karar vericiler de üzerine düşeni fazlasıyla yapmalı.

Vatandaşın alın terinden elde edilen vergilerin nereye harcanacağı konusunda son derece titiz hareket etmeli.

Bu sebeple Vali Aksoy’un, sıra dışı olarak nitelendirilebilecek bu yaklaşımı son derece anlamlı.

Haddızatında; Aksoy’un bu yaklaşımı, şehrin tüm yönetici ve idarecilerine de örnek olmalı…

Yorum sizlerin.

Bendeniz yarın yine buradayım.

Beklerim efendim.

GÜNÜN SÖZÜ:

Sadeliğin gücünü asla küçümseme.

-       Robin Sharma