İstanbul Bahçelievler'de esnaf ziyareti gerçekleştiren CHP lideri Özgür Özel, pazarcıların ve vatandaşın taleplerini dinledikten sonra bir pazar tezgahının başına geçti.

Pazar tezgahında önlük takarak lahana satışı yapan Özel’in, neşeli halleri gözlerden kaçmadı.

                                                                ***

Seksenli yıllarda siyaset kültürümüze yerleşmeye başlayan halkın içinden biriymiş izlenimini verme çabası, yıllar geçse de yakamızı bir türlü bırakmadı.

Özel’in sergilemiş olduğu tavır da bu durumun son örneklerinden biri.

Ne var ki o günlerden bugünlere çok zaman geçti.

                                                                  ***

Hala bu ve benzeri hareketlerle, vatandaşlar nezdinde prim sağlamaya çalışan Sayın Özel gibi siyasetçilerimize bir tavsiyemiz olacak.

Halk, öyle pazarcı önlüğü giyerek lahana satan siyasetçilere artık prim vermiyor.

Hatta prim de bir yana ortaya çıkan manzara oldukça gülünç bile oluyor.

                                                                   ***

Oysa konuşulması gereken neler var neler:

Hayat pahalılığı…

Sığınmacı sorunu…

Sokak hayvanları yasası…

Üniversitelilerin yurt ve barınma sorunu…

Yap boz tahtasına dönen Milli Eğitim müfredatı…

Okul aile birliklerince, bağış adı altında alınan okul kayıt paraları…

Sağlık sisteminde yaşanan sorunlar…

Sosyal medya kısıtlamaları…

Anayasa’nın ilk dört maddesi ile ilgili tartışmalar…

‘Mustafa Kemal’in Askerleriyiz’ diyen teğmenlerle ilgili ihraç talebi…

İmralı ve umut hakkı tartışmaları…

Kadınlara ve çocuklara yönelik şiddet olayları…

                                                                ***

Ve emin olun; artık dilimizde tüy bitti.

Neden mi?

Dünyanın hiçbir yerinde, bir ana muhalefet partisi liderine nasip olamayacak bu kadar çok konu başlığı var.

Ama zannedersiniz ki:

Bu sorunların hepsi ortadan kalkmış ve ana muhalefet partisi liderinin uğraşacağı iş kalmamış.

Durum böyle olunca Sayın Özgür Özel de çıkmış, pazarcı önlüğü giyerek lahana satmış…

O halde de diyelim?

Sayın Özel’e ‘hayırlı işler’ dileyelim…