Merkez üssü Kahramanmaraş olan ve 10 ilimizde büyük yıkıma neden olan depremin yaraları el birliğiyle sarılmaya çalışılıyor.

Vatandaşlardan sivil toplum kuruluşlarına, kamu kurumlarından siyasi partilere kadar hemen herkes seferber olmuş durumda.

Ne var ki kamuoyunda beklentinin yüksek olduğu bazı kurumların, yeterince destek olmadığı yönünde sitemler de yok değil.

Eskişehir özelindeki bu sitemlerin odak noktası ise üniversiteler.

***

Eskişehir’in ülke genelinde bir üniversite şehri olarak addedildiği bir gerçek.

Velakin Eskişehir’deki üniversitelerin bu konuda yeterince sorumluluk almadığı ya da sahada olmadıkları yönünde şikayetlere fazlasıyla tanık oluyoruz.

Peki haksızlar mı?

Pek de haksız sayılmazlar efendim…

Lafa gelince üniversite şehir bütünleşmeli demek kolay.

Peki uygulamaya gelince?..

***

Şehir yediden yetmişe seferber olmuş…

Hiçbir şekilde biraya gelemeyen siyasetçiler bile ortak bir paydada buluşmuş…

Depremzedeler Eskişehir’e doğru yola koyulmuş…

Peki ya üniversiteler ve Rektör Beyefendiler ortaya ne koymuş?..

***

İşin mali yardım boyutu bir yana…

Bilimsel olarak ne yaptılar?

Nasıl bir katkıda bulundular?

  • Depremin yaralarının sarılması için yapılması gerekenleri ortaya koydular mı?
  • Şehrimizde yaşanması olası afetler hususunda, izlenmesi gereken bir yol haritası çıkardılar mı?
  • Şehrimize gelmekte olan depremzedelerin orta ve uzun vadede şehrin mali, sosyal ve kültürel yapısına etkileri ile ilgili bir çalışmaları var mı?
  • Ya deprem mağduru çocukların sosyal yaşama yeniden adapte olmaları konusunda bir çalışmaları var mı?

Ve daha pek çokları…

Peki Rektör Beyler sorularımıza yanıt verirler mi?

Hiç sanmıyorum…

Kaldı ki yanıtları bendeniz kadar sizlerin de iyi bildiğinize şüphe yok derim.

Haddızatında başka da sözüm yok efendim.

Yorum sizlerin…

Bendeniz yarın yine buradayım.

Beklerim efendim…

 

GÜNÜN SÖZÜ:

Kimseyi mumla aramayın, görülmesi gereken ışığı ile parlar.

  • LA EDRI