Şehir Gazetesi’nin bu haftaki sokak röportajında, vatandaşlarımıza ‘Eskişehir’in en başarılı belediye başkanı kim’ sorusunu yönelttik.
Öncelikle; izlememiş olanlara internet sitemiz, mobil uygulamamız ve tüm soysal medya hesaplarımızda yayınlanmakta olan bu röportajı bir an önce izlemelerini tavsiye ederim.
                                                             ***
Şüphe yok ki sokağın nabzını ölçmek oldukça önemli. Sokak röportajları da bu konuda en etkili yöntemlerden biri.
Yaptığımız röportajdan çıkardığımız tespitler ise şu şekilde:
•    Siyasi görüşü ne olursa olsun, hemen herkesin Büyükerşen’e karşı büyük saygısı var. Ancak bir kez daha aday olmalı diyenler kadar,  yerini genç ve dinamik bir isme bırakmalı görüşünde olan pek çok kişi de var.
•    Büyükerşen’in, Eskişehir’e önemli hizmetleri olduğu ama artık kendisini tekrar etmeye başladığı yönünde bir kanaat de fazlasıyla hâkim.
•    Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’a yönelik önemli bir teveccüh var. Öyle görünüyor ki; değişim tartışmalarının merkezinde olan Başkan Kurt, bu süreci yara almadan atlatabilirse uzun yıllar Eskişehir siyasetinin patronu olacak. 
•    Bir diğer yandan; büyükşehir ve merkez ilçeler dışında, diğer belediye başkanlarından hiçbir ismin söylenmemiş olması ise oldukça dikkat çekici bir durum. 
•    Ve son olarak, röportajda öne çıkan bir detayı da belirtmekte fayda var: Büyükşehir özelinde Eskişehir’de de bir değişim rüzgârının çoktan esmeye başladığı aşikar.
                                                               ***
Evet efendim; röportajımızdan ortaya çıkan sonuçlar bu şekilde… 
Bu sonuçlar üzerine pek çok şey söylenebilir ve tartışılabilir.
Gerçek şu ki; sokaktan alınan mesajlar göz ardı edilmemelidir.
Ünlü filozof Heraklietos'un dediği üzere;  ''değişmeyen tek şey, değişimin kendisidir''
Haddızatında; muhatapları da kamuoyunun düşüncelerinden gerekli dersleri çıkarabilmelidir.
Yorum sizlerin.
Bendeniz yarın yine buradayım.
Beklerim efendim…

GÜNÜN SÖZÜ:

Söylediklerimizden çok söylemediklerimize pişman oluruz. Dile getirilmemiş düşünce, gidilmemiş yoldur.
-    Immanuel Kant