Bu bir operasyon
Egemen Yağcıoğlu yaşanan gelişmelerle ilgili, “Bu konu ile alakalı çok telefonlar alıyoruz. Şuanda genel merkez tarafından bize ulaşan bir şey yok. Gelişmeleri de basından takip ediyoruz. Keşke bu konuda CHP’ye emek vermiş kişilerin isimleri verilmeseydi. Seçimde başka yere çalıştığımız söyleniyor, biz Cumhuriyet Halk Partiliyiz, bizler kendi içimizde birbirimize küsebiliriz, bizim partimize küsme gibi partimizden ayrıştırma gibi bir şey olamaz. Bu olay tamamen seçimin dışında, yapılmak istenen bir operasyon. Şöyle bir operasyon, seçim sürecinde ismi açıklananlardan Erman Gölet, 7/24 Ayşe hanımın koordinasyonun başındaki isimdi. Ayhan Kavas, Ayşe hanımla Eskişehir’in her mecrasını beraber gezdiler. Ertan Koşarsoy Atatürk Bulvarı’ndaki seçim ofisinin koordinasyonundaydı. Ben de seçimde çalıştım ve fotoğraflarım da var. Bizleri zan altında bırakırken farklı yerden vuruyorlar.”
İlçe, ‘ bizim dışımızda’ dedi
Yağcıoğlu, “Tamamen dikensiz gül bahçesi yaratmak istiyor Kazım Kurt. Biz isimlerimizin Odunpazarı Belediye Başkanı tarafından verildiğini öğrendik. İlçe, bizim dışımızda dedi, ‘tamamen belediye başkanlığının inisiyatifinde’ dedi. Şimdi dikensiz gül bahçesi yaratmak istiyorlar fakat tamamen olan şu, Erman Gölet bir daha örgütlenme yapmasın, Ayhan Kavas, Ertan Koşarsoy basına çıkıp bizi bir daha eleştirmesin, Egemen Yağcıoğlu da bir daha aday olmasın, yapılan operasyon bu. Şunu unutuyorlar, istedikleri kadar çiçek kopartabilirler, baharın gelişini engelleyemezler.
Ben sonradan CHP’li olmadım
Ben Cumhuriyet Halk Partisi’ne sonradan gelip üye olmadım. Beş yaşımda yakama rozet takıldı. Partiye olan bağlılığım o zamanlarda başladı. Bizler CHP’nin mutfağından geliyoruz. Birileri gibi 2009 yılında CHP’yi bırakıp meclis üyesi olmak için DSP’ye gitmedim. Bizleri şimdi disipline vermeye çalışanlar 2008-2009 yıllarında Partisini bırakıp DSP’ye gidip meclis üyesi oldular. Kendileri de bu partiden atıldılar, ihraç edildiler, tekrar döndüler, döndükten sonra milletvekili oldular, belediye başkanı oldular”
Ben partimi değiştirmedim
Yağcıoğlu şöyle devam etti, “Ben her zaman dediğimin arkasındayım, ben partimi değiştirmedim. Ben örgüte inanırım, örgütten geliyorum. Örgütümüzün bize bu konuları sormasını o kadar çok önemsiyorum ki, partilerimiz sağolsun bizi arıyorlar. Ben örgüte sırtımı yaslarım. Daha ortada bir şey yok, herkes çıkmış yargı hüküm makamı olmuş, kendileri daha önce bu partiden atıldılar”
Önce 350 üyenin hesabını verin
En son CHP Kadın Kolları Başkanı Fikriye Söğütlü hanımefendinin açıklamış olduğu 350 tane üyelik evrakının yırtılıp çöpe atıldığının delilleri var, kendisinin elinde. Ben de bunları biliyorum. E şimdi bunun üstünü kapatıyorsunuz, burada dört kişiye fatura kesmeye çalışıyorlar. Önce 350 üyenin hesabını verin. CHP üyesi olmak bir onurdur, üye olmak insanların evraklarını çöpe atıp hiçbir şey olmamış gibi hayatınıza devam edemezsiniz”
Bize kötü örnek oluyorlar
Yağcıoğlu son olarak, “Biz Kazım Kurt tarafından şikayet edildik, biz seçimde sahadaydık, kendi yaşadıklarını bize yaşatmak istiyor ve amaç şu, seçimin faturası değil bu, bundan sonra gelecek kongrelerin ve örgütlenmenin önüne geçmek istiyor. Yani ‘karşımda hiçbir engel istemiyorum, rahatça ilerleyebileyim, rahatça örgütleri belirleyebileyimin mesajıdır bu’ dikensiz gül bahçesi umut etmesinler bu olmayacak. Kendileri bize yaptıkları bu hareketlerle bize kötü örnek olduklarını da unutmasınlar. Abilik yapacakları yerde bizleri rakip olarak görmeleri beni son derece düşündürüyor. Yerel seçimlerde heryeri kazanmışız, iktidara gidiyoruz, bu süreçte ülkenin zor durumlarından bahsetmemiz gerekirken, bunlarla mücadele etmemi gerekirken mecburen şu anda parti içinde disiplinle mücadele veriyoruz ve bu beni üzüyor, ben yine diyorum ama yaşasın Cumhuriyet Halk Partisi”