Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, sosyal medya hesabından “müjde” olarak yaptığı bir duyuru var.

“Müjde” olarak duyurduğu “Kedi Müzesi”…

Heyecanla aktarıyor…

Diyor ki

“17-24 Mayıs Müzeler Haftası’nın son gününde bizleri son derece heyecanlandıran bir projeyi sizlerle paylaşmak istiyorum.

Sanatçı Berna Türemen’in 50 yıldır dünyanın çeşitli ülkelerinden temin ettiği kedi tabloları, heykelleri, bibloları, oyuncakları ve çeşitli ev eşyalarından oluşan koleksiyonunu belediyemize bağışlamasıyla, çocuklar ve gençler başta olmak üzere tüm hayvanseverlerin ilgisini çekeceğine inandığımız Türkiye’nin ilk Kedi Müzesi’ni şehrimize kazandırmak için çalışmalara başladık.”

Dedikleri böyle…

Paylaşımında sanatçı Berna türemen’e “anlamlı bağışı” nedeniyle teşekkür de yer alıyor.

Yılmaz Büyükerşen’in paylaşımı ile birlikte yapılan bir vurgulama da var.

“Tarihi Odunpazarı Bölgesi’nde açılması planlanan müze bu alanda Avrupa’nın ikinci, Türkiye’nin ise ilk müzesi olacak” imiş…

Ne güzel bir “müjde”…

Korana virüs salgınından bunalar insanların içini rahatlatacağı kesin(!)…

Nasıl da sevinmişlerdir şimdi (!)…

Büyükşehir belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’i “heyecanlandıran proje”

Onları da heyecanlandırmıştır (!)…

Kedi Müzesi’nin açılacağı günü sabırsızlıkla bekliyorlardır artık…

Nasıl heyecanlanmasınlar ki?

“Avrupa’nın ikinci, Türkiye’nin ilk müzesi” açılacak…

O müze sayesinde korona virüs salgını ile çektikleri sıkıntılardan, ekonomik sıkıntılardan, stresten ve bilumum olumsuzluktan kurtuluverecekler (!)

Ne diyelim…

Hayırlı, uğurlu olsun…

Olmasına olsun da…

“Da” sı var işte…

Açılacak olan “Türkiye’nin ilk Kedi Müzesi” olacakmış…

Doğrudur…

Böylesi bir müzeyi açmak kimsenin aklının ucundan bile geçmez…

Hoş, sanatçının bağışı olmasa Büyükşehir Belediye Başkanı’nın da aklının ucundan geçmezdi ya neyse…

Evet… “Kedi Müzesi” gerçekten “Türkiye’nin ilk müzesi” olabilir.

Ancak, bugün Türkiye’nin çoğu ilinde olup da Eskişehir’de Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılmayan bir şey var.

O da sokak hayvanları için barınak ve tedavi merkezi…

Eksikliği yıllardır dile getiriliyor, hayvanseverler tarafından yapılması isteniyor.

Bu konuda yasalar ile getirilimşi görev ve sorumluluklar da var.

Tüm bunlara karşın 20 yıldır yapılmadı.

Bugünden sonra yapılacağa da benzemiyor.

Odunpazarı ve tepebaşı Belediyelerinin hayvan barınağı var.

Ancak koskocaman Büyükşehir Belediyesi’nin bir hayvan barınağı ve tedavi merkezi yok.

Olacak şey değil…

Büyükşehir Belediyesi, sokak hayvanları için bir barınak ve tedavi merkezi yapamaz mı?

Neden yapamasın?

Odunpazarı ve Tepebaşı Belediyelerinin yaptığını o da yapabilir.

O iki belediyeninkiler ile kıyaslanamayacak kadar büyük olanaklara sahip…

Daha önce de belirttik… Bu konuda yasalarla getirilmiş görev ve sorumlulukları da var.

Yapamıs gerekiyor…

Kolayca yapabilir de…

Ancak gerek yasaların getirdiği görev ve sorumluluklarına gerekse hayvanseverlerin ısrarlı taleplerine karşın yapmıyor.

Dünyanın parasını harcayıp Hayvanat Bahçesi yapıyor, “Kedi Müzesi” kuruyor ama sokak hayvanları için güzel ve güvenli bir barınak yapmıyor.

“Niye” mi?

Söyleyelim…

Sokak hayvanları için yapılacak bir barınak “reklam malzemesi” olmaz da onun için…

Şimdi bir hayvan barınağı yaplımış olsa, hayvanseverler dışında kim ziyaret edecek?

Hayvan barınağında kim selfi çekip sosyal medya hesabından paylaşacak?

Hiç kimse…

“Müjde” olarak yapılan duyuruda “çocuklar ve gençler başta olmak üzere tüm hayvanseverlerin ilgisini çekeceğine inandığımız” deniliyor ya…

Merak ediyoruz…

Gerçek hayvanseverler ne düşünüyorlar ki?

Hayvan barınağı yapmayan Büyükşehir Belediyesi’nin “Kedi Müzesi müjdesi” karşısında heyecanlandılar mı?

Böylesi bir müzeyi kazandıranlara alkış tutacakları mı?