Cumhuriyet Halk Partisi’nde kongre günü geldi.

İl kongresi yarın yapılıyor.

Aday adayı sayısında bir değişiklik yok.

İl başkanlığının 5 taliplisi var.

Ali Ünal, Metin Tomsuk, A.Kadir Adar, Recep Taşel ve Nevin Kavak…

Daha önce de dile getirdik.

Aday olmak için “adayım” demek yetmiyor.

Yeterli sayıda (60) delegenin imzası gerekiyor.

İmza toplama çalışmaları son aşamaya geldi.

Aday adaylarının topladıkları imza sayısı ile ilgili söylemler oldukça farklı…

Artık dillendirmenin bir anlamı yok.

Yarın kongre salonunda gerçek sayılar ortaya çıkacak.

Kimlerin aday olacağı da kimlerin aday adayı olacağı da belli olacak.

Bekleyip göreceğiz…

Neyse…

Kongre süreci boyunca gündemden inmeyen bir soru var.

Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’in adayı kim?

Soruya yanıt olarak değişik tahminler yapıldı.

Kapalı kapılar arkasında yapılan görüşmelere dair rivayetler ortaya atıldı.

Ancak soru kesin yanıtını bulmadı.

Kendisi tarafından yapılan tek bir açıklama var.

O da “tek adaylı kongre temennisi” içeriyor.

Açıklamaya dair değişik yorumlar yapıldı.

Ancak soru yine yanıtsız kaldı.

“Kongreye çeyrek kala” denilebilecek bir dönemde soru yanıtını buldu.

Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Es Gündem 26’dan Soner Uçak’ın kongreye yönelik sorularını yanıtladı.

Sorulara verirken de “oyum Adar’a” dedi.

Öyle demesi “sürpriz” mi?

Öyle sayılmaz…

Öyle sayılamayacağı gibi “canı gönülden söylenmiş” demek de çok zor.

Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, “il kongresine müdahil olmak” istemedi.

İki belediye başkanı ile yaptığı “tek aday üzerinde uzlaşma görüşmesi” dışında bir girişimde de bulunmadı.

O görüşmeye dair değişik söylemler üretildi.

Doğruluk dereceleri tartışmalı.

Ancak kesin olan bir şey var ki o da “Yılmaz Büyükerşen’in aday dayatması” falan yapmadığı…

Dedik ya… O görüşme dışında bir girişimi yok.

“Kongreye çeyrek kala” tek bir gazeteciye yaptığı açıklamaya gelince…

Son günlerde yoğunlaşan bir çaba var.

Amacı için “Yılmaz Büyükerşen’e aday ismi deklere ettirmek” denilebilir.

Bunu isteyen belli… A. Kadir Adar…

“Düşük olan şansını Hoca desteği ile yükseltmek” istedi.

Çaba harcayanlar da malum…

İsimlerini sıralamaya gerek yok.

“Aile efradı” ve “yakın çevre içindeki bir grup” dense olur.

Çabalar sonunda sonuç verdi ve Yılmaz Büyükerşen tek gazeteciye de olsa “oyum Adar’a” dedi.

Demesine dedi de isteğe karşılık verdi mi?

“Evet” demek çok zor…

“Oyum Adar’a” dışında söylenen daha çok şey var.

“…Benim kimsenin en demokratik hakkı olan adaylığını engellemek ya da delegenin iradesini baskılamak gibi bir niyetim olamaz. Nitekim aday olmak için benimle görüşen herkese ‘hayırlı olsun’ dedim”…

“…Tüm delegelerin de benim gibi verilecek bir oyum var. Herkes Pazar günü oyunu kullanacak. Ben tüm adaylara başarılar dilerim. Kim seçilirse seçilsin bizim partimizin il başkanı olacaktır…”

“Özenle” söylenmiş sözler…

Dayatma olmadığı gibi “açık destek” demek de çok zor.

Kendisinin de söylediği gibi yalnızca “temenni” söz konusu…

“Hatır için yapılmış bir açıklama” demek çok da yanlış olmaz…

Böylesi bir açıklama “il başkanı seçilmek” isteyen Adar ve “Büyükşehir Belediye Başkanı’ın gölgesi altında partiyi dizayn etmek” isteyen “yakın çevre” için yeterli mi?

“Evet” demek çok zor…

Büyükşehir Belediyesi’nde sahip oldukları makamlarla birlikte bu açıklamayı da kullanmaya çalışıyorlar.

Ancak boşuna…

Cumhuriyet Halk Partilileri hala tanıyamadıkları belli…

Neyse…

“Kongreye çeyrek kala” yapılan açıklamayı “Yılmaz Büyükerşen-Kazım Kurt çatışması” olarak göstermek isteyenler de var.

Ancak gerçekle bağdaşan bir yanı yok.

“Gelecek hesapları” doğrultusunda, “çatıştırmak” isteyenler elbette ki var. Yerel seçim sürecinde harcadıkları çabalar boşa çıkmıştı. İl kongresinde yaptıkları bu girişim de yine boşa çıkacak gibi…

Bekleyip göreceğiz…