Piyasanın hali ortada…

Zaten “çok durgun” olan piyasa korona virüs salgını ile birlikte ağır bir darbe yedi.

Kapanan işyeri sayısı oldukça fazla…

Açık olanlarda da “alışveriş” diye bir şey yok.

Çoğu gün siftah bile yapılamıyor.

Esnaf, tam anlamıyla perişan halde…

“Çare” bulan olmasa da ziyaret edip dertlerini dinleyenler oluyor.

En sık ziyaretçilerin başında da Cumhuriyet Halk Partililer geliyor.

Dün yine “ziyaret haberleri” geldi.

Esnaf ziyareti yapan iki ayrı CHP heyeti var.

Birsini oluşturan milletvekilleri Utku Çakırözer ve Jale Nur Süllü…

Diğer heyeti oluşturanlar da İl Başkanı Recep Taşel ile İl Başkan Yardımcıları Butay Erdoğan ve Halil Sarıgöz…

Milletvekilleri, Bakkal ve Bayiler Odası’nı ziyaret ettiler.

Sıkıntıları dinledikten sonra da “acil destek” ve “esnafa sahip çıkma” çağrısında bulundular.

“Tükenme notasına gelen küçük esnafa acil destek verilmelidir. Eskişehirli tüm hemşerilerimizi şehrimizin esnafından alışveriş yaparak, mahallemizin bakkalına sahip çıkmaya davet ediyoruz…”

Çağrıları da böyle…

İl Başkanı Recep Taşel ve başkan yardımcılarının ziyaret tercihleri farklı…

Esnaf odalarını ziyaret etmek yerine kentin değişik bölgelerinde “esnaf turu” yaptılar.

İşyerlerini dolaşıp esnafın sıkıntılarını tespit etmeye çalıştılar.

Tespitleri malum…

“Esnaf tükenmiş durumda”…

Tespitle birlikte “esnafa acil nakit desteği” çağrısında bulundular.

Cumhuriyet Halk Partisi temsilcilerinin esnaf ziyaretlerine söylenecek söz yok.

Esnafın dertlerini dinlemeleri, çare bulamasalar da seslerini duyurmaları güzel…

Yalnız bu tür çalışmalarda dikkat çeken bir yan var.

Kısaca “ayrışma” ya da “bölünme” denilebilir.

Görünüşe bakılırsa da bunu yaratan milletvekilleri…

Utku Çakırözer ve Jale Nur Süllü arada bir parti binasına uğruyorlar.

O zaman İl Başkanı Recep Taşel ve yöneticilerle birlikte görünüyorlar.

Bu, çok sık da yinelenmiyor.

Hesabı yapılsa sayıları bir elin parmakları kadar bile olmaz.

Parti binası dışında İl Başkanı Recep Taşel ve yöneticilerle birlikte oldukları yok.

Daha önce de ziyaretlerde bulundular.

Kent merkezindeki ziyaretlerin yanı sıra ilçelere gittikleri de oldu.

Ancak hiç birisinde yanlarında İl Başkanı Recep Taşel olmadı.

Hep tekli ya da ikili gezdiler.

Bu “bir tesadüf” olamaz…

“Bilerek yapıldığı” belli…

“Doğal” karşılanacak bir tavır değil…

Siyesi partilerde alışılmış bir işleyiş var.

Milletvekilleri, il başkanları ile birlikte hareket ederler.

Kent içerisindeki programlarını il başkanı ile birlikte hazırlarlar… Hazırlanan programı il başkanı ve parti yöneticileri ile birlikte uygulamaya koyarlar.

Programlardan sonra da birlikte değerlendirme yapılır.

Doğal olan bu…

Doğal olmanın ötesinde partilerin tüzükleri de bunu gerektirir.

Cumhuriyet Halk Partisi’nde milletvekillerinin İl Başkanı Recep Taşel ve il yöneticileri ile birlikte gerçekleştirdikleri tek etkinlik yok.

Önceden bilgilendirme ya da sonradan değerlendirme diye bir şey de söz konusu değil…

“Bağımsız milletvekili” gibiler.

Sergiledikleri bu tavır doğal değil…

Doğal olmadığı gibi “parti içi hiyerarşiye aykırı” da sayılır.

Neden böyle bir tavır sergilediklerini bilemiyoruz.

“Kongrede kaybetmenin sancısı” mıdır yoksa “birilerinden çekinme” midir bilemeyiz…

Ancak nedenleri ne olursa olsun yaptıkları son derece yanlış…

Bu tavır “İl Başkanı Recep Taşel’i tanımamak” anlamı taşıdığı gibi “örgütü dışlamak” anlamına da gelir.

Böylesi tavırlar, kesinlikle karşılıksız da kalmaz…

Örgüt şu veya bu zamanda, şu veya bu zeminde bir şekilde “örgütü dışlamanın” karşılığını verir.