Yıldız, üç kez toplanan Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun herhangi bir rakam telaffuz etmeden, işçi ve sendikaların yok sayıldığı bir toplantıda hükümet ve işverenlerin iş birliğiyle alelacele alınan bu kararın dar gelirliyi sefalet içinde bıraktığını belirtti. 

Alım gücü yerle bir edildi

Açıklamasında, asgari ücrete yapılan zammın enflasyon oranlarının, yoksulluk ve açlık sınırının, kira artışı ve gıda fiyatlarındaki fahiş yükselişin çok altında kaldığını ifade eden Yıldız, hayat pahalılığı karşısında alım gücünün tamamen yok edildiğine dikkat çekti. “2024 yılında resmi rakamlara göre enflasyon temmuz ayında  yüzde 75 olarak açıklanmışken, asgari ücretlilere yalnızca bir kez zam yapılmıştır. Her gün yeni zamlarla boğuşan emekçinin cebi boşalmış, artık geçinmek bir yana, hayatta kalmak bile imkansız hale gelmiştir,” diyen Yıldız, yeni belirlenen asgari ücretle kira, temel gıda ve yaşam giderlerinin karşılanmasının mümkün olmadığını, aksine çalışanların cebinden daha da fazla para eksildiğini vurguladı.

‘’Aralık ayında 10.000TL kira ödeyen bir çalışan, kira artış oranıyla 16.000 TL ödeyecektir. 2024 yılında harcamak için cebinde 7.000TL kalan bir çalışanın, yeni asgari ücretle cebinde 6.000TL kalmaktadır’’ diyen Yıldız, bu yapılanın zam değil, çalışanların milli gelirden aldıkları payın azaltılması olduğunu belirtti.

Gerçekler halının altına süpürülüyor

SGK verilerine göre asgari ücretle çalışan kişi sayısının 7 milyonun üzerinde olduğunu ve toplam çalışanların yüzde 43’ünü oluşturduğunu söyleyen Yıldız, şöyle devam etti, Bazı çevreler, asgari ücretle çalışan sayısını yüzde 3-5 gibi düşük oranlarla göstermeye çalışıyor. Bu söylemler eğer gerçek ise ülkemizde; kayıt dışı çalışmanın yaygın olduğu, işverenlerin asgari ücret desteğinden faydalanmak için bankaya yatırılan ücretin üstünü elden ödediği gerçeği göz ardı edilmemelidir. Bu yöntemlerle hem işçi sömürülmekte hem de devlet gelir kaybına uğratılmaktadır.” 

Enflasyonu düşürmek için üretim şart

Yıldız, enflasyonun düşmesi için üretim artışı ve maliyetlerin azaltılmasının elzem olduğunu belirtti. “Enflasyonu ithalatla düşürmeye çalışmak, başarısız bir politikadır. Tonlarca kırmızı et ithalatı yapılmasına rağmen et fiyatları hala yüksekse, bunun tek sebebi yetersiz üretimdir. Tarım, hayvancılık, süt üretimi gibi stratejik sektörler desteklenmeli, üreticiye nefes aldırılmalıdır. Aksi halde halk, market raflarında boş umutlarla karşılaşmaya devam edecektir.” dedi. 

Hayatta kalmak tek amaç haline geldi

“Artık bir ev, araba ya da yeni bir kıyafet almak; ailecek bir tatile gitmek hayal olmuştur. Halk, bir lokantada yemek yemeyi, ailesiyle dinlenmeyi bırakmış, yalnızca hayatta kalmaya odaklanmıştır. Bu tablo, 22 yıldır ülkeyi yöneten bir iktidarın eseridir” diyen Yıldız, hükümetin halkı yoksulluğa mahkûm ettiğini ve derinleşen ekonomik krizin sorumluluğunu üstlenmesi gerektiğini ifade etti.

Yıldız, erken seçim çağrısında bulunarak mevcut iktidarın halkın güvenini kaybettiğini vurgulayarak, “Bu karanlık tablodan çıkışın tek yolu, halkın iradesiyle yeni bir yönetim anlayışına geçmektir. Türkiye, bu yükü daha fazla taşıyamaz.” dedi.

Muhabir: Fatih Arduç