CHP Eskişehir İl Başkanı Talat Yalaz, 2024 yılının son günü yapmış olduğu açıklamada yeni yılla ilgili beklentisini ‘2025’te olacak en güzel şey seçimdir’ sözleriyle ifade etti.

Aslına bakarsanız Sayın Yalaz, yeni yıl ile ilgili dileğini söylememiş olsaydı tahmin etmek hiç zor olmayacaktı.

Erken seçim çağrısını sürekli yinelemesine o kadar alıştık ki bunu ifade etmediği gün artık bir eksiklik hisseder olduk.

                                                            ***

CHP kanadında erken seçim çağrısı yapan tek isim Talat Yalaz değil elbette. CHP’li yöneticilerin pek çoğu gün aşırı erken seçim çağrısında bulunuyor.

Bu konudaki motivasyonları inanılmaz derecede yüksek.

Belli ki olası bir erken seçimden zaferle çıkacaklarına ve iktidar olacaklarına fazlasıyla inanıyorlar.

                                                          ***

Muhalefeti bu düşünceye sevk eden etkenlerin en başında ise 31 Mart yerel seçim sonuçları geliyor.

Seçim sonucunda CHP’nin birinci parti olması ve 22 yıldır ülkeyi yöneten AK Parti’nin ilk kez bir seçimde ikinci olması sebebiyle AK Parti’nin tahtının sallandığını düşünüyorlar.

Tek sebep bu değil elbette.

Hayat pahalılığı, sığınmacı sorunu, kurumlara olan güven kaybı, çalışanların ve emeklilerin maaşlarının beklentilerin oldukça altında kalması gibi daha pek çok faktörden dolayı erken ya da baskın bir seçimin kendilerine adına avantaj sağlayacağına inanıyorlar.

                                                        ***

Ancak!

Muhalefet cephesi, erken seçim konusunda oldukça cesaretli olsa da olası bir erken seçimde hüsran yaşama ihtimallerinin son derece yüksek olduğunun farkında değiller.

Öncelikle 31 mart yerel seçim sonuçlarını artık bir kenara koymaları gerekiyor. Bu başarının siyasi getirilerini çoktan tükettiler.

Mevcut şartlardaki ekonomik ve toplumsal sıkıntılara da çok fazla bel bağlamaları gerekiyor.

Çünkü bu koşullarda bile Ak Parti, anketlerin neredeyse tamamında birinci parti olurken, oy oranındaki yükseliş ivmesi de dikkatlerden kaçmıyor.

MHP’de de durum farklı değil. Anketlerde yüzde 9 ile 12 bandında bir oy oranı görünüyor.

Sonuçta Cumhur İttifakının şu an için yüzde 42-45 aralığında bir oy potansiyeli olduğunu görüyoruz ki bu da seçim ipini göğüslemeleri için yeterli diyebiliriz.

                                                   ***

Bu oy oranını, yeterli görmemin rasyonel bir sebebi de var:

14 Mayıs 2023 Genel Seçimleri öncesinde, kamuoyu araştırma şirketlerinin pek çoğu açıkladıkları anket sonuçlarında Cumhur İttifakı’nın yüzde 39’larda, Millet İttifakı’nın ise yüzde 60’larda olduğuna işaret ediyorlardı.

Sonuç ne oldu?

Cumhur ittifakı, öne sürdüğü seçim vaatleri ve kararsız seçmenin refleksi ile bir andayüzde 49,5 oy oranına ulaştı.

Cumhurbaşkanlığı seçimine bakacak olursak; Ak Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ilk turda yüzde 49,52 ile birinci olurken, ikinci turda yüzde 52,18’lik oy oranı ile bir kez daha Cumhurbaşkanı seçilmeyi başardı.

Bu durum Ak Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın, şu andaki oy potansiyelinin 14 Mayıs 2023 Genel Seçimleri’nin çok daha üzerinde olduğunu net bir şekilde ortaya koyuyor.

Sözün kısası; mevcut şartlarda yapılacak bir ‘erken genel seçimi’, muhalefetin kazanması oldukça zor.

Buna rağmen CHP’li yöneticiler, inatla erken seçimi dillerinden düşürmüyor.

Hülasa ‘yenilen pehlivan güreşe doymazmış’ diye de boşuna denmiyor.

Haksız mıyım?