AK Parti Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Ayşen Gürcan, olimpiyatlara katılmaya hak kazanan Türkiye A Milli Kadın Voleybol Takımı'nı tebrik etmek için sosyal medya hesabından bir paylaşımda bulundu.

Paylaşımda yer verilen fotoğrafta, A Milli Kadın Voleybol Takımı'nın oyuncuların bacaklarının buzlanması şok etkisi yarattı.

Gürcan’ın bu tavrı Eskişehir başta olmak üzere tüm yurtta tepkiyle karşılandı.

                                                  ***

Şüphe yok ki; herkes düşünce ve fikirlerini özgürce ifade edebilir. Paylaşım yaparken isterse sadece bacakları değil ayak parmaklarına kadar sansürleyebilir. Bunlar herkesin en doğal hakkıdır.

Velakin bu noktada bir parantez açmakta da fayda var: Ayşen Gürcan ‘herkes’ değil.

Geçmişte Bakan olarak da görev yapmış olan halihazırdaki bir milletvekili.

Haliyle ülke yönetiminde fazlasıyla söz sahibi olan bir kişi.

Bu suretle; Sayın Gürcan’ın ortaya koymuş olduğu tavrı, bireysel düşünce özgürlüğü kapsamında değerlendirmek olanaksız.

                                                     ***

İşin üzücü bir tarafı daha var.

Söz konusu sansürlü paylaşım ülke genelinde büyük tepki çekmesine rağmen, Gürcan’ın tavrında ısrarcı olması ve paylaşımı kaldırmaması da son derece manidar.

Hal böyle olunca Milletvekili Gürcan’a şu soruları sormak gerekiyor:

·        Madem düşüncelerinizde bu kadar kararlısınız; bu tebrik mesajını fotoğraf olmadan paylaşamaz mıydınız?

·        Sade bir mesajla kutlayamaz mıydınız?

·        Vatandaşların türlü sıkıntılarla uğraştığı, kutuplaştığı, ayrıştığı bir ortamda daha hassas yaklaşamaz mıydınız?

·        Ülke tarihinde yaşanmamış bir sportif başarıyı bizlere kazandırarak, ay yıldızlı bayrağımızı dalgalandıran ve İstiklal Marşımızı tüm dünyaya bir kez daha duyuran bu gençlerin başarısını gölgeleyecek ve tartışma konusu haline getirecek böylesi bir yaklaşımdan kaçınamaz mıydınız?

                                                             ***

Sonuç olarak efendim; aradan kırk yıl geçti velakin bir konuda hiçbir şey değişmedi.

Dün kadınların kıyafetini konuşuyorduk bugün durum yine aynı. Belki roller değişti o kadar.

Peki o zaman yapılanların birbirinden ne farkı kaldı?

Gerçek şu ki; muktedirler her zamankinden daha fazla empati kurmalı.

Haddızatında; dünün mağdurları, bugünün mağrurları olmamalı.

Yorum sizlerin…

Bendeniz yarın yine buradayım.

Beklerim efendim…

GÜNÜN SÖZÜ:

Herkes gibi olmayın, tek başına kalmak pahasına olsa dahi ayrılın.

-        Dostoyevski