Kırşehir, Kızılırmak'a ulaşan ve güney-kuzey doğrultusunda ilerleyen Kılıçözü suyu vadisi boyunca, deniz seviyesinden yaklaşık 990 metre yükseklikte bulunur. Adının geçtiği ilk kaynaklar, Selçuklular dönemine kadar uzanır. Türkçe olan bu isim, şehrin kuruluş yeri ve çevrenin tabii özelliklerinden dolayı verilmiştir. Özellikle Elvan Çelebi'nin babası ve tasavvuf erbabı olan Âşık Paşa'nın Kırşehir'e yerleşmesi sonucu şehir, bir gül bahçesine dönüşmüş ve Gülşehri adıyla anılmıştır.

Kırşehir'in tarihi, Hititler dönemine kadar uzanmaktadır. Antik dönemde ise şehir, Aquae Saravenas (Akova-Saravena) ve Jüstinianopolis adlarıyla biliniyordu. Bu kentin, Türkler tarafından "Kır Şehri" adı verilmiş ve zamanla bu isim, halk dilinde "Kırşehir" olarak evrilmiştir. Hatta, bazı köylerinde halen 'Kır Şehri' şeklinde anıldığı bilinir.

Kırşehir, tarih boyunca birçok kez il ve ilçe olarak anılmıştır. 1921 yılında bağımsız mutasarrıflık hâline getirilmiş ve Cumhuriyet döneminde il merkezi olmuştur. 1954 yılında Nevşehir il olmuş ve Kırşehir de ona bağlı bir ilçe olarak belirlenmiştir. Ancak, 1957'de çıkarılan 7001 sayılı kanunla Kırşehir yeniden il olmuştur.

Kırşehir ili; Kırıkkale, Yozgat, Nevşehir, Aksaray ve Ankara illeriyle çevrilidir. Kırşehir'in merkezi dışında, altı farklı ilçe daha bulunmaktadır: Akçakent, Akpınar, Boztepe, Çiçekdağı, Kaman ve Mucur.

Kaynak: Haber Merkezi