Hatipoğlu açıklamasında şu ifadelere yer verdi, “Sözlerime başlamadan önce Bolu'daki yangın faciasında hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, kederli yakınlarına başsağlığı, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Kıymetli kardeşlerim! öncelikle bugün burada sizlerle birlikte olmanın gururunu yaşadığımı bilmenizi isterim. En zor zamanlarda bile yalnız hissettirmeyen, mücadele azmimizi 1 saniyeliğine bile bize kaybettirmeyen sizlerin desteğidir. Rabbim hepinizden razı olsun. Kıymetli yol arkadaşlarım; Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde Türkiye’miz, dünyanın en saygın ülkelerden birisi halini almıştır. Bugün Ortadoğu'da, Afrika'da, Kafkasya'da, Ortasya'da, Güneydoğu Asya'da, Balkanlarda, nereye giderseniz gidin, Türk'üm derseniz saygı ve hürmet görürsünüz! devletimiz ve liderimiz Recep Tayyip Erdoğan dünyanın her köşesinde, mazlumun dostu haline gelmiştir. Güçlü Türkiye bugün, dünyada adaleti sembolize eden bir ülke konumuna gelmiştir. Bu vizyon sayın Cumhurbaşkanımızın vizyonudur. Kardeş Suriye’deki gelişmelerde bir kez daha gördük ki tarih bu vizyonun yani mazlumun yanında duranı haklı çıkartmaktadır. Ülkemiz ve liderimizin Suriye konusundaki bu şanlı duruşu bugün nasıl olumlu sonuç verdiyse; yarın Gazze ve Filistin konusunda da benzer sonuçlar Allah’ın izniyle olacağına inancımız tamdır! tabi bu sadece uluslararası vizyon değil, güzel ülkemizin kalkınma hamlesi ve emperyalist devletlere karşı uzun yıllardır her alanda verdiği mücadelede dostlara ilham kaynağı olmaktadır”
Bir telefon uzağınızdayım
Hatipoğlu açıklamasına şöyle devam etti, “Şöyle bir geçmişe gidersek hep beraber; 1-2 milyar dolar için IMF’nin hazinemize kayyum atadığı günleri hatırlarız. Almanya'dan tüfek-tank, Amerika'dan uçak, Kanada'dan gece görüş dürbünü dilendiğimiz günleri hatırlarız, hastaneye olan borcunu ödeyemediği için cenazesi teslim edilmeyen mazlumları hatırlarız, 100 kilometre yolu 5 saatte zor aldığımızı hatırlarsınız. Ülkenin her bir köşesindeki kuyrukları hatırlarız kuyrukları!!! peki ya şimdi kardeşlerim? Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde, tüm dünya liderlerinin saygı duyduğu, çok geniş bir coğrafyada devletimizde habersiz kuşun uçmadığı bir Türkiye inşa ettik. Kendi silahını tankından, gemisine, uçağından, helikopterine kadar kendisi yapan bir Türkiye inşa ettik. Ulaşım altyapısı, sağlık hizmetleri, sanayisi, enerji güvenliği sağlam bir Türkiye inşa ettik. Ancak burada duracak değiliz. Ülkemizi büyütmeye, geliştirmeye hep birlikte devam edeceğiz. Bunu sadece kendimiz için değil bu coğrafyanın ve dünyanın bütün mazlumları için yapmak zorundayız. Kardeşlerim önümüzdeki 10 yıl ülkemiz için inanın çok kritik. Tüm kazanımlarımızın kalıcı olabilmesi, sırtımızın bir daha yere gelmeyecek denli güçlenmemiz için safları sıklaştırmalı, düşmana aman vermememiz gerekmektedir. Bu görev de bugün bu salonu dolduran bizlere düşmektedir! Kardeşlerim, kapı kapı gezecek, hükümetimizin tartışılan her konuda haklılığını vatandaşlarımıza anlatacağız. Bize yüz çevirene bile kırılmayacak, ondan asla ve asla vazgeçmeyeceğiz. Gönüller kazanacağız. Gece- gündüz demeyeceğiz. Büyük liderimiz, tüm dünya mazlumlarının umudu, adaletin gür sesi sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı güçlendirecek, onun hedeflerini ve liderliğini daha da büyüteceğiz.
Her zaman söylüyorum kardeşlerim; ben mücadele adamıyım, ne yılarım ne korkarım, bir telefon uzağınızdayım. Ne zaman nerede lazım olursak o an orada oluruz. Bu sözde rakibimiz olan faydasız muhalefetin yalanları ile 1 vatandaşımızı bile kandırmasına asla müsade etmeyeceğiz. Allah’ın izniyle kazanan hep devletimiz, milletimiz, haktan yana olan bizler ve dünyanın mazlum hakları olacak. Unutmayın kardeşlerim! Bu dava, Hakk’a adanmış bir davadır. Bu dava, milletin davasıdır. Bu dava, Türkiye Yüzyıl’ının kutlu yürüyüşüdür! Sözlerime son verirken il başkanımız Gürhan Albayrak’a ve yeni seçilecek olan yönetim kurulumuza çalışmalarında üstün başarılar diliyorum”