Ektaş açıklamasında şu ifadelere yer verdi, “Yoksulluk, hayat pahalılığı, geçim sıkıntısının en yoğun hissedildiği, halkın feryadının arşa erdiği, dolayısıyla bu durumun gündemi oluşturması, çözümün tartışılması gerektiği bu günlerde, yapay gündemlerle kamuoyu sürekli meşgul edilmekte, halkımız adeta ipteki cambaza baktırılmaktadır.
“Mustafa Kemalin Askerleriyiz” diyen teğmenler hakkında başlatılan soruşturma, terörist başına umut af gibi gündem değiştirmeye yönelik hamlelere bir yenisi daha eklendi.
Milli Eğitim Bakanlığının belediyelere bağlı olarak kreş adı altında açılan ancak okul öncesi öğretim kurumu gibi faaliyet gösteren yerlerin faaliyetlerine izin verilmemesi konulu yazısı büyük yankı uyandırdı. Özellikle, yazı da bu tespitlerin hangi belediyelerin hangi kreşleri için yapıldığının belirsiz olması, genelleyerek tüm belediye kreşlerini hedef alması, kreşlerin kapatılacağı yönünde haklı kaygılara ve eleştirilere neden oldu. Tartışmanın ele alınış biçimi ise, bir çok kesim tarafından kreş, gündüz bakımevi, ana okulu, okul öncesi eğitim kurumu ayrımının, bunların dayanağı mevzuatın, kurum ve kuruluşların yetki çerçevelerinin yeterince bilinmediğini de ortaya çıkardı. Kreş ve gündüz bakımevleri, çalışan kadınların çocuklarının çalışma saatleri içinde güvenle bırakılabileceği, bakım ve gözetimlerinin sağlanabileceği, sağlıklı beslenebilecekleri, sosyalleşebilecekleri kurumlardır. Bu kurumların temel amacı, çocuklara eğitim vermek değil bakım ve gözetimlerini sağlamaktır.
Ana okulu olarak bilinen okul öncesi öğretim kurumları ise, okul çağına yaklaşan çocukları okula hazırlamak amacıyla oluşturulan eğitim ve öğretim kurumlarıdır. Bu kurumların temel amacı ise eğitim ve öğretimdir.
Mevzuatlara göre; okul öncesi eğitim kurumları Milli Eğitim Bakanlığının onay ve izniyle açılmakta, Milli Eğitim Bakanlığının denetimize tabi olmaktadır. Kreş ve gündüz bakım evleri ise Aile Ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının onay ve izniyle açılmakta, Aile Ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının denetimine tabi olmaktadır.
Bu çerçevede, bu kurumlardaki tüm faaliyetlerin Anayasada, Milli Eğitim Temel Kanununda belirtilen ilke, değer ve hedeflere uygun olması gerekmektedir.
Milli Eğitim Temel Kanununda, Milli Eğitimin Temel İlkeleri sıralanmıştır. Bunlar içinde Laiklik, Bilimsellik, Atatürk İnkılap ve İlkeleri ile Atatürk Milliyetçiliği hedefi özel bir yer oluşturmaktadır.
Kanunda; eğitim sistemimizin her derece ve türü ile ilgili ders programlarının hazırlanıp uygulanmasında ve her türlü eğitim faaliyetlerinde Atatürk inkılap ve ilkeleri ve Anayasada ifadesini bulmuş olan Atatürk milliyetçiliğinin temel alınacağı, Milli birlik ve bütünlüğün temel unsurlarından biri olarak Türk dilinin, eğitimin her kademesinde, özellikleri bozulmadan ve aşırılığa kaçılmadan öğretilmesine önem verileceği, çağdaş eğitim ve bilim dili halinde zenginleşmesine çalışılacağı ve bu maksatla Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu ile işbirliği yapılarak Mili Eğitim Bakanlığınca gereken tedbirlerin alınacağı vurgulanmıştır.
Öküz altında buzağı arayanlar, başka yerlere baksın
Ektaş açıklamasına şöyle devam etti, “Oysa ki, bu gün faaliyette bulunan bir çok bakım evi ve okul öncesi eğitim kurumu faaliyetleri Milli Eğitim Temel İlkelerine aykırıdır. DEM’li belediyelerce açılan okul öncesi eğitim kurumlarında Türkçe dışında başka dille eğitim verildiği, bir çok özel ana okulu ve kreşte İngilizce eğitim verildiğinin reklamları yapılmaktadır.
Diğer yandan, ülkemizin her alanına sirayet etmiş tarikat ve cemaat okul ve kreşlerinde laikliğe aykırı, dinsel eğitim verilmektedir.
Bunları denetlemek ve faaliyetlerini engellemekle görevli Milli Eğitim Bakanlığı ise, öküz altında buzağıyı yanlış yerde aramakta, Özellikle CHP’li belediyelerce mevzuatlarına uygun olarak açılmış ve faaliyet gösteren, Cumhuriyet değerlerine ve hedeflerine bağlı neslin yetişmesine öncülük eden, bakım evi açığını kapatan kreşleri hedef almaktadır.
Milli Eğitim Bakanlığına buradan sesleniyoruz. Öküz altında buzağı arıyorsanız, laik, bilimsel, Atatürk İnkılap ve İlkeleri ile Atatürk Milliyetçiliği hedeflerine uygun faaliyetlerde bulunan kreş ve ana okullarını bırakmalısınız!
DEM’li Diyarbakır Belediyesine, Hakkari Belediyesine bakmalısınız.
AKP’li Fatih Belediyesine bakmalısınız.
İngilizce eğitim veren özel kreş, gündüz bakım evi, ana okulu ana sınıflarına bakmalısınız.
Tarikat ve cemaat okulları olarak tanınan özel öğretim kurumlarına bakmalısınız. Camilerde açılan kuran kurslarının uygulamalarına bakmalısınız. diyor, konuyu Yüce Türk Milletinin takdirlerine ve sağduyusuna bırakıyoruz”