Hüseyin Özcan açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
“Türkiye gündeminde enteresan şeyler oluyor. İYİ Partili bir milletvekilinin genel merkez, genel başkan hakkında açıkladığı birtakım beyanatları var bu beyanatlar kolay yenilir yutulur kolay altından kalkılabilir sözler değildir. Biz en başından beri İYİ Parti’nin kırmızı çizgimiz olduğunu, İYİ Parti’nin bir siyasi parti vasfı kazanamadığını zaten buradan söyleye gelmiştik. Dolayısıyla Türkiye’de partiyi kurduktan sonra merkez sağa oturmak istediniz ama merkez sağ size göre bir alan olmadığını anladınız. Ardından milliyetçi bir tabana oturmak istediniz bu milliyetçi tabanın da size göre olmadığını düşündünüz ki bana göre Türkiye’de Atatürk milliyetçiliğinin üzerinde başka bir milliyetçilik hesabı yapmanın bir anlamı ve mantığı yoktur. Türkiye’de en büyük milliyetçilik Atatürk milliyetçiliğidir. Umarım bir an önce bu söylemlerden kurtulurlar ve yine bir an önce siyasi parti vasfına bürünüp Türkiye siyasetinde yaşamaya devam ederler diye düşünüyoruz”
“Aday adayları kendilerini boşa yoruyorlar”
AK Parti’nin gerçekleştirdiği temayül yoklamasını da eleştiren Özcan, “Ayrıca bugün iktidar partisinde göstermece, yapmaca bir temayül yoklaması yapılmaktadır. Tek parti tek lider sopasıyla idare edilen bir siyasi partide temayül yoklaması kadar komik bir şey olamaz. AKP’nin iktidar olduğu zamandan beri şunu görür olduk hatırlarsanız üniversitelerde rektör seçimlerde birkaç aday çıkar en az oy almış adayı Cumhurbaşkanı açıklar bu böyle oldu, geçmişte böyle değildi. Üniversitelerdeki öğretim görevlilerinin en çok teveccüh gösterdiği aday Cumhurbaşkanı tarafından atanırdı. Bunlar geldikten sonra bu sistem değişti. Sadece bir, iki oy alması ya da bir adayın 300-500 oy alması önemli değil. Şimdi bir temayül yoklaması yapılıyor. Temayül yoklamasında AKP’den aday olmuş aday adayı arkadaşlar kendilerini boşuna yoruyorlar” dedi.
“Devlet memurları siyaset yapamaz”
Demokrat Parti İl Başkanı Hüseyin Özcan açıklamasına şöyle devam etti;
“Dikkatimi çeken şöyle bir şey vardır; devlet memurlarının siyaset yapma yasağı vardır arkadaşlar. Devlet memurları siyaset yapamazlar ama görüyoruz ki Adalet ve Kalkınma Partisi’nde halihazırda 657 sayılı devlet memurları yasasına istinaden çalışan arkadaşlar bugün AKP’nin temayül yoklamasında aday adayı olarak AKP’lilerden oy istiyorlar. Bu Türkiye tarihinde görülmüş bir şey değildir. Devlet memuru bir siyasi partiden aday olabilir bu en doğal hakkıdır ama yapması gereken ilk iş devlet memurluğundan istifa etmektir. Kanunlar bunu açık açık söylemiştir. Ama siz hem devlet memurluğu yapacaksınız hem gidip bir siyasi partiden aday olacaksınız üstüne üstelik bu devletten maaş almaya devam edeceksiniz böyle bir garabet yoktur. Neymiş efendim 1 Aralık’a kadar süresi varmış. Böyle bir dünya yok. Siyaset yapacaksan siyasetini yapacaksın, devlet memuruysan devlet memurluğunu yapacaksın. Sonra devlet memurları aday olacaklar sonra gidip resmi kurumlarda öğretmenler günü kutlayacaklar, diş hekimleri günü kutlayacaklar”
“Ya devlet memurluğunu ya siyasetini yapacak”
Özcan son olarak “Bir an önce bu yanlış hareketten gerekli kurumların itirazlarını yaparak bu arkadaşları kurtarması gerekmektedir. Devlet memuru AKP’nin önseçimde aday olamaz, oluyorsa bu devletin memuru olmayacak. Ya devlet memurluğunu ya siyasetini yapacak. Türkiye bambaşka bir iklimde, bambaşka şartlarda bambaşka bir hal almış durumda. Parti devleti olmuş durumda. Nasıl olsa ben iktidar partisinin aday adayıyım, bana hiç kimse bir şey yapamaz mantığıyla gelip orada siyaset yapmaya çalışmaktadırlar, boy göstermektedirler. Adeta devletin kurallarına meydan okumaktadırlar. Bir an önce bu yanlıştan dönülmesi lazımdır” dedi.