Parti binasında konuşan Özcan, “Yine bir üniversiteli çocuğumuz kardeşimiz, maalesef ki, kaldığı yurtta intihar ederek hayatına son verdi. 5 gün içinde iki üniversite öğrencisi yaşamına son verdi.  Bu iki çocuğu da üniversite öğrencisi olan bir baba olarak beni derinden yaraladı. Allah annesine babasına sabırlar versin. Katlanılması, dayanılması çok zor bir durumdur. Siz yıllarca çocuklarınızı okutun, eğitin, soğuktan koruyun ama maalesef Türkiye’de ekonomik şartlardan dolayı çocuklarımız intihar etsinler. Bu o kadar acıdır ki, emin olun içim titriyor” diye konuştu. 

“7 bin 500 lira ile çocuk okutmak mümkün değil” 

Hüseyin Özcan konuşmasına şöyle devam etti;

“Olayın ardından biraz araştırma yaptım. 100 üniversite öğrencisinden sadece 8 tanesi Devletin yurtlarında kalabiliyor. Bu haberden sonra öğrenci olduğunu bildiğim bir kapıyı çaldım, kiralarını sordum, 9 bin lira. İki arkadaş kalıyorlar. Babanız ne iş yapıyor dedim, bir tanesinin babası emekli. Fırında çalışıyor babası, fırından aldığı parayı çocuğuna gönderiyor. Aldığı parayı çocuğuna gönderiyor 4 bin 500 lira kira, eğitim, ulaşım, yemek, aidat, doğalgaz, elektrik bunları çıktığınızda sokağa çıkıp, bir kahve içmeye parası kalmıyor. Aidat 450 lira. Eğer Türkiye’de 7 bin 500 lira emekli, maaşı ile bırakın iki taneyi bir tane üniversite öğrencisi kendi şehrinde bile okusa, 7 bin 500 lira maaşla bir çocuğu okutmak mümkün değil. Bu çocuklar neden intihar ediyor? Bu emekliler neden çalışmak zorunda kalıyor. Devlete 30 yıl emek vermiş bir emeklinin hayatı ne zamana kadar çalışmakla geçecek, kaç yaşına kadar? Aileler ekonomik sebeplerden dolayı çocuklarını başka şehre okutmaya göndermeye cesaret edemiyor.  Eğitim anayasal haktır. 20 metre kare odanın içinde 8 tane öğrenci kalıyor. Sonra barınma imkânı sağladık deyin. Neticelerini gördük, bir hafta iki üniversite öğrencisi”

Kaynak: Haber Merkezi