Çelik açıklamasında şu ifadelere yer verdi, “Gurbetçiler dördüncü kuşağı yaşıyorlar şu anda. İlk kuşaklar tabi ki alışveriş yapıyordu, şimdi yeni gelen dördüncü kuşak yatırım yapıyor diyemeyiz. Ama başlarında babaları ve dedeleri olan, yine de tavsiyeler üzerine az da olsa alışveriş yapanlar var. Bunların tabi nedenleri var. Neden dördüncü kuşak alışveriş yapmıyor? Çünkü Türkiye’yi çok tanımıyorlar. Dedeleri tabi gelip eski gittikleri yerden ev, tarla alıyorlardı. Tekrar ülkelerine gelmek için yatırım yapıyorlardı”

Dördüncü kuşağın yüzde doksanı başka ülkede

Çelik, “Dördüncü kuşak orada okuyup orada büyüyorlar. Türkiye’nin örf, adet ve kültürlerini bilmiyorlar. Türkiye’ye gelme gibi bir umutları yok. Ondan dolayı da yaşadıkları yerlere o bölgelere yatırım yapıyorlar. Çünkü yaşadıkları yerleri tahsillerini orada yapıp orada çeşitli işlere girdiklerini görüyoruz. Batılıların yaşam tarzlarını benimsediklerini görüyoruz. Yüzde doksan oradalar. Ve buradaki gayrimenkule dedeleri gibi aşırı bir ilgi göstermiyorlar” 

Türkçe bilmeyen bir nesil de görüyoruz

Çelik gurbetçilerim yatırım yapmamasının ikinci sebebi ise şu sözlerle açıkladı, “İkinci sebebi ise, gurbetçiler Türkiye’ye bundan önce yapılan yatırımlarında, çoğu zaman aldandıklarını, buraya yatırım yaptıktan sonra evlerini kiraya verdiklerini doğru düzgün kiralarını alamadıklarını, geldikleri zaman çok çeşitli vergilerle karşılaştıklarını ve bundan dolayı da artık çok fazla tercih etmediklerini ama yaşadıkları ülkelerde alıp, mallarının başında olduklarını artık torunlarının dönmeyeceğini söylüyorlar. Artık çocuklar Türkiye’de yaşamıyor, Türkçe bilmeyen bir nesil de görüyoruz. Bununla ilgili de Türkiye Cumhuriyeti olarak bir araştırıp bu çocuklara yönelik oralarda eğitim mutlaka vardır ama özendirici bir şeyler yaparak çocukları buralara kazandırmak gerekir diye düşünüyorum” 

Bu kredileri sanayici ödeyebilir

Çelik, “Bir de bazı bölgelerde aldıkları fiyata Türkiye’de konut yok. Eskişehir’de de 7 ve 10 Milyondan aşağıya doğru düzgün oturacak yer yok. Lüks orada başlıyor Eskişehir’de. Bu 25-30 milyona kadar gidiyor villa türü konutlarda. Bu parayı kazanmak çok zor şu anda. Bu paraya kredi çekmek ve ödemek çok zor. Şu anda kredi çekmeler yükseldi ama bu kredileri ancak sanayici yüksek geliri olan belirli gelir garantisi olan insanlar ödeyebilir. Orta halli ve dar gelirli insanlar böyle kredi çekmesi mümkün değil. Bundan dolayı da yatırımlar azaldı”

Tüm birikimleri gidiyor

Konut satışlarının çok azaldığını ifade eden Çelik, “Satışlar oluyor ama çok az oluyor. 30-40 senelik ikinci el dediğimiz eski evlerin dönüşümü oluyor. Elinde araba veya biraz birikimi olan veya emekli oluyor bunları bir araya getiriyor ve bu şekilde bir ev alabiliyor. Çamlıca ve 71 Evler taraflarında bu evler var. 2 buçuk milyondan başlıyor bu evler”

Belediyelerin de ellerini adete bağlıyor

Eskişehir’de arsa üretilmemesinin büyük bir sorun olduğunu kaydeden Çelik, “Eskişehir’de arsa üretimi yok denecek duruma geldi. Bunun da çeşitli sebepleri var. Tarım arazilerinin açılamaması belediyelerin de ellerini adete bağlıyor. Bütün kurumlarla birlikte bu konuyu çözmek lazım. Başta arsa üretimi şart. İnşaatın en büyük bileşenlerinden biri arsa payı. Bir de her şey üç katına çıktı, fiyatlar arttı” şeklinde konuştu 

Yeni yapılan inşaat sayısı azaldı

Eskişehir’de inşaat sayısının azalması ile ilgili olarak ise, “Şu anda yeni müteahhitler maal ettikleri fiyata satamayacağını düşünerek piyasaların açılmasını bekliyor. Türkiye’deki ekonomi sıkından kaynaklanıyor bu sorun. Arsa olmadığı için arz talep dengesi bozuldu. Müteahhitlerde elimizde kalır satamayız endişesi var. Türkiye ekonomik kriz yaşıyor şu anda. Bu kriz atlatılmadan piyasaların açılacağını düşünmüyorum ben” 

Asgari ücretle de ev almak mümkün değil

Çelik son olarak, “Asgari ücretle de ev almak mümkün değil. Bu krediye ulaşmaları da bu fiyatlara da ev almaları mümkün değil. Emekliler zaten maaşları belli, karınlarını doyurmaktan başka yatırım yapmaları mümkün değil. Bunu da yaşıyor ve görüyoruz”

Muhabir: Hatice Esin Kırnalı