Artritin, eklemlerde birçok nedenle oluşan iltihabi bir olay olduğunu dile getiren Eskişehir İl Sağlık Müdürü Uğur Bilge “Eklemdeki her yapı bu iltihaptan nasibini alabilir. Bu iltihabi durum genel olarak romatizmal hastalıklar olarak da bilinir. Eklemlerde iltihap sonucunda ağrı, şişlik, kızarıklık ve hareket kısıtlılığı gelişir. Yetersiz tedavi eklemlerde sakatlıklara neden olabilir ve kişinin fonksiyonlarını kısıtlayabilir. Artritin altı haftayı geçmesi, yakınmalarının istirahatle artması, sabah tutukluğu ve beraberinde hastalarda eklem dışı bulguları olması önemli bir romatizmal hastalığın işareti olabilir. Artritler her yaş, cinsiyet ve ırkta görülebilir. Artrite neden olan 100'den fazla romatizmal hastalık vardır. Belirtileri benzese de, hastalık seyirleri ve tedavileri farklılık gösterir. Birçok hastalık bu başlık altında belirtilse de eklem tutulum yeri ve seyirleri farklılık gösterebilir. Artritler bütün dünyada görülmekle birlikte bazı hastalıklar coğrafi dağılım ve aile içi tutulumlar sergileyebilmektedir” dedi.
“Artrit şüphesi olan hastalar bir uzman tarafından değerlendirilmeli”
Artrite yol açan romatizmal hastalıkların oluşumu hakkında da konuşan Uğur Bilge, şu ifadeleri kullandı;
“Oluşumu sağlayan en önemli faktörler olarak; genetik eğilim, hormonal faktörler ile enfeksiyon, bazı ilaçlar, güneş ışınları ve sigara gibi çevresel faktörler de suçlanmaktadır. Örneğin genetik yapısı uygun kişilerde sigara romatoid artrit gibi önemli bir hastalığa yol açabilirken, güneş ışınları ve hormonal faktörler lupus hastalığını tetikleyebilmektedir. Bu kadar önemli sakatlık ve iş gücü kaybına neden olabilen, yöremizde de azımsanmayacak oranlarda rastlanabilen bu hastalıkların zamanında tanınabilmesi önemlidir. Artrit şüphesi olan hastalar en kısa zamanda bir uzman tarafından değerlendirilmeli ve tanısına uygun şekilde tedavileri planlanmalıdır. Artritli hastaların takip ve tedavisi bir ekip çalışması gerektirir. Bu ekipte romatoloji uzmanının yanı sıra fiziksel tıp ve rehabilitasyon, ortopedi, fizyoterapi uzmanları da yer alır. Günümüzde gelişen tedavi imkânlarının akılcı ve yerinde kullanılması sayesinde hastaların yaşam kaliteleri artmakta ve işlevsel kayıpları olmadan yaşamlarını sürdürmeleri hedeflenmektedir. Hastaların uygun aralıklarla takip edilmesi ve gerekli tedavi değişiklikleri yapılarak etkili ve güvenli bir tedavinin sağlanması başarılı sonuç almak için zorunludur.”