Albayrak açıklamasında şu ifadelere yer verdi, “Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin, depreme dayanıklı olmayan bir binayı kent lokantası olarak yeniden kullanıma açması, CHP’li zihniyetin reklam uğruna vatandaşımızın can güvenliğini nasıl hiçe saydığının açık göstergesidir.
Bu binanın depreme dayanıklı olmadığı gerekçesiyle Bayat Pazarı civarına taşınacağı iddiaları malumunuz gündemde. Gerçi ilk vukuatları da değil bu konuda. 56 yıllık su deposu olması gereken bir binayı Bademlik Kız Öğrenci Yurdu diye reklamını yapmışlardı. Lokanta meselesinde ise önce adını Halk Lokantası yaptılar sonra ne olduysa bir sabah kalktık ve tabela değişmiş Kent Lokantası olmuş. Zaten odakları reklam değil de hizmet olsa böyle tabelacılıkla uğraşmazlar. Vatandaşımıza nasıl daha faydalı oluruz diye düşünürler. Ama nerede. Yaşanan bu durum, belediyenin plansız ve sorumsuz yaklaşımını açıkça ortaya koymaktadır.
Albayrak Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce’ye şu soruları yöneltti;
.Kent Lokantası olarak kullandığınız bina depreme dayanıklı mı?
.Bu binada bir zamanlar 25 yılda 24 daireyi dönüştüremeyen Kentsel Dönüşüm Daireniz de vardı. Bu daire buradan neden taşınmıştı?
.Bu bina depreme dayanıklı ise neden apar topar Bayat Pazarı tarafına taşınma iddiaları gündemde?
.Hadi bu binayı taşıdınız diyelim. Geçtiğimiz gün İnşaat Mühendisleri Odası Şube Başkanı Hüseyin Orkun Kılıç’ın açıklamasında Eskişehir’de 6 bin bina acil boşaltılmalı dedi. Fazlası vardır, eksiği yoktur. Bu binalarda yaşayan yaklaşık 20 bin Eskişehirli kardeşimiz nereye taşınacak?
.Eğer bu bina depreme dayanıklı değilse ki depreme dayanıklı olmadığını hepimiz biliyoruz. Reklam uğruna yüzlerce vatandaşımızın canını hiçe sayarak burayı açma kararını verenler kimler?
.Allah muhafaza, siz bu binayı taşıyana kadar öğle saatlerinde şehrimizde 6 civarı şiddetinde bir deprem olsaydı ve istemeyeceğimiz sonuçlar oluşsaydı bunun hesabını nasıl verecektiniz? Ayrıca, bu lokantanın merkezi bir konumda açılması, çevredeki yerel esnafa haksız rekabet yaratarak ekonomik dengesizlik oluşturmuştur.
Vatandaşlarımızın can güvenliği ve Eskişehir’in ticari düzeni, siyasi gösteriş ve plansız uygulamalara kurban edilmemelidir. Şehrimizin geleceği, ancak güvenli, adil ve sürdürülebilir çözümlerle inşa edilebilir. Eskişehir halkı, sosyal belediyecilik adı altında yapılan bu çarpıklıklara değil, güvenli ve hakkaniyetli hizmetlere layıktır.
