Geçtiğimiz günlerde kaleme almış olduğum ‘Gaye Usluer üniversitedeki görevinden istifa edecek mi’ başlıklı köşe yazımın üzerinden epey vakit geçti.

Ne var ki muhataplarından herhangi bir açıklama gelmedi.

Oysa sorularımız son derece basitti.

Bu suretle sorularımızı bir kez daha hatırlatmak istiyorum.

Gaye Hanım  geçmişte CHP PM Üyesiydi.

Şimdilerde ise Memleket Partisinin Genel Başkan Vekili ve Parti Sözcülüğü görevinde bulunuyor.

Diğer taraftan yıllar yılı Osmangazi Üniversitesi’nde öğretim üyeliği görevinde bulunuyor.

Gaye Hanım’ın, hem üniversitede öğretim üyeliği hem de bir siyasi partinin Genel Başkan Vekili olarak görev yapması kanunen uygun mudur?

Melih Bulu’nun Boğaziçi Üniversitesi’ne Rektör olarak atanmasını siyasi bularak kıyametin koparıldığı bir ortamda, bir Genel Başkanvekilinin öğretim üyeliği yapması siyasetin daniskası olmuyor mu?

Bir siyasi partinin Genel Başkan Vekili konumunda olan bir öğretim üyesi, öğrencilerine siyasi olarak eşit mesafede durabilir mi?

Sorularımız gördüğünüz üzere oldukça basit.

Muhatapları Gaye Usluer ile Osmangazi Üniversitesi Rektörü Kemal Şenocak.

Ne var ki şu ana dek yanıt vermediler ya da veremediler.

 O halde işlerini biraz kolaylaştıralım hocalarımızın.

Defter kitap açmak serbest.

Hatta kopya çekmek bile serbest.

Yeter ki sorularımıza makul bir yanıt verebilsinler.

Az daha unutuyordum.

Bu noktada Gaye Hanım’a son bir sorum daha olacak:

Gaye Hanım Osmangazi Üniversitesi’nde görevli bir öğretim üyesi aynı zamanda emekli Milletvekili.

Profesör maaşı ile birlikte Milletvekili emekli maaşı da alıyor mu?

Alıyorsa aylık yaklaşık 30 bin liraya yakın bir para eder ki gözümüz yok lakin sözümüz var.

Çift maaş alan bürokratları topa tutan muhalefetin kendisi çift maaş alıyorsa söylenebilecek o kadar sözümüz olur ki…

Evet efendim.

Hocalarımıza gördüğünüz üzere son derece basit sorular yönelttim.

Ne diyelim?

“Yürekleri yetiyorsa cevaplasınlar da görelim derim…”

Bendeniz yarın yine buradayım.

Beklerim efendim…

 

GÜNÜN SÖZÜ:

"Rüzgar esiyorsa bırak söğüt düşünsün. Çınara zaten bir şey olmaz."

DOSTOYEVSKİ