Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve T.C. Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Selma METİNTAŞ, yaklaşan kış mevsimi ve soğuyan havalarla birlikte kış infeksiyonlarına dikkat edilmesi gerektiği konusunda önemli mesajlar verdi.

Virüsün asıl bulaşma yolu konuşma, öksürme ve hapşırma

ESOGÜ Haber’e açıklamada bulunan Prof. Dr. Metintaş, COVID-19’da ve grip infeksiyonunda ana bulaşma yolunun virüsü taşıyan kişilerin konuşma, öksürme ve hapşırması sırasında ortaya çıkan damlacıklar olduğu belirterek, şöyle konuştu: “Dünya olağanüstü günlerden geçiyor. Son yüzyılın ikinci büyük pandemisinin sürdüğü bu günlerde her yaş grubundan insan pandeminin neden olduğu sorunlarla yaşamını devam ettirmeye çalışıyor.

Her yıl sonbahar ve kış aylarında solunum yoluyla bulaşan hastalıklar yaygınlaşır. Bu durum, COVID-19’la birlikte diğer hava yoluyla bulaşan hastalıkların birlikteliğine neden olacaktır. Önümüzdeki günlerde bu sorunu artan oranda yaşayacağız. Yani toplum içinde SARS-CoV-2 virüsü pandemisi devam ederken, aynı zamanda toplumda grip ve diğer solunum yolu enfeksiyonlarına neden olan virüslerle de infekte olmuş bireyler toplumda artan oranda karşımıza çıkacaktır. Bu tür durumlarda hangi virüs ya da bakterinin infeksiyonlarda etken olduğunu kesin bilmek için uygun laboratuvar testlerinin yapılması gerekir. Bu etkenlerin  çoğu burun ve boğazın arkasında büyük miktarlarda bulunduğundan test numuneleri, burun ve / veya boğaz sürüntü örnekleri alınarak yapılabilir.

Kişilerin konuşma, öksürme ve hapşırması sırasında ortaya çıkan damlacıklarla kirlenen yüzeylerle temas eden ellerin ağız, burun ya da gözlere dokunulması ile de hastalık bulaşabilir.”

Hastalık belirti ve bulguları birbirinden ayrılabilir

Hastalık belirti ve bulguları açısından COVID-19, grip ve diğer solunum yolu hastalıklarının birbirinden ayrılabileceğini belirten Prof. Dr. Metintaş “Bu özellikler şöyle sıralanabilir:

Hastalık işaret ve bulguları: COVID-19’da bulunabilen ateş, terleme, öksürük, boğaz ağrısı, burun tıkanıklığı, yorgunluk, kas/vücut ağrısı gripte de bulunur. Buna karşılık, COVID-19’da öksürük kuru öksürük şeklindedir. COVID-19’da görülen koku ve tat duyusu kaybına diğer solunum yolu enfeksiyonlarında rastlanmaz. Çocuklar dışında ishal, bulantı ve kusma gibi gastrointestinal semptomlara gripte rastlanmaz. Solunum sıkıntısı, göğüs ağrısı, semptomlu veya semptomsuz oksijen satürasyon düşüklüğü COVID-19’da daha fazladır. Grip çocuklarda, COVID-19 yaşlılarda daha ağır seyreder.

Hastalığın başlangıcı: COVID-19’da hastalık temastan 2-14 gün sonra, gripte ise hastalık temastan 1-4 gün sonra açığa çıkar.

Bulaşkanlık: COVID-19 daha fazla bulaşkan olup, bulaşkanlık 10 gün ve hatta daha uzun sürer. Belirti göstermeyip, virüsü taşıyan bulaştırıcılarda bulunmaktadır. Gripte bulaşkanlık genellikle 5-7 gündür. Semptomsuz bulaşkanlık olmaz.

Risk grupları: COVID-19’da yaşlı bireyler, kalp, akciğer hastalığı bulunanlar, diyabet ve obezitesi olanlar daha risklidir. Gripte ise en riskli grup küçük çocuklar ve kronik hastalığı olanlardır.

İyileşme: COVID-19’da iyileşme hastalarda birkaç günden haftalara veya aylara kadar uzar. Gripte ise iyileşme süresi daha kısa olup, birkaç gün ile 2 hafta arasında değişir.

Tedavi: COVID-19 için kesinleşmiş bir tedavi bulunmamaktadır. Grip için bazı etkenlerde etkili olabilecek anti-viral ilaçlar vardır.

Korunma: COVID-19’da korunma için henüz geliştirilmiş bir aşı bulunmamaktadır. İnfluenza için  her yıl yapılan, ölüm riskini azaltan bir influenza aşısı bulunmaktadır.” dedi.

Editör: Haber Merkezi