Belki yaşlanmayı durdurmak şu an mümkün değil fakat yavaşlatmak ve yaşıtlarınızla aranızda fark yaratmak mümkün. Uzmanlar, Türkiye'nin 2016 estetik trendlerini sizler için hazırladı. 2016'da doğallıktan ödün vermeyen uygulamalar revaçta olacak

Op. Dr. Serdar Bora Bayraktaroğlu

'Gergin yüzler azalacak'
'2016 yılı estetik trendleri önceki yıllara göre pek çok yeniliği barındırıyor. Artık insanlar 'estetik' olduğu anlaşılan uygulamaları istemiyor. Yüz estetiğinde özellikle kök hücreden elde ettiğimiz zengin yağ uygulamalarını güncel bilimsel tekniklerle uyguluyoruz. Bu uygulama ile kolajen dolgular gibi hacimlendiren ve sağladığı büyüme faktörleri sayesinde de cilt yaşını gençleştiren sonuçlar elde ediyoruz. Genç yaştaki erkek ve kadın hastalarda artık sıkça duyduğumuz sorunlardan bir tanesi, yüzde aşağı doğru sarkma. Özellikle bu hasta grubunda klasik bir yüz germe ameliyatında çok yeni bir teknik olan orta yüz askılama operasyonlarını başarılı biçimde yapıyoruz.'

Op. Dr. Coşkun Taşçı

'Kendin gibi olmak revaçta'
'Bilgiye ulaşma kolaylığıyla beraber hastalarımız artık çok daha bilinçli ve bilgili oluyor. Bu şekilde uzmanlara ulaşım 2016'da da artarak devam edecek. Estetik cerrahi çok daha teknolojik ve minimal cerrahi ağırlıklı işlemlere yönelecek. Hastalar çok daha konforlu ve sosyal hayattan uzaklaşmadan istediği uygulamayı çok daha doğal sonuçlarla yaptırabilecek. En önemli ilerleme; hastaların hangi işlemi, hangi zamanlarda yaptıracağını biliyor duruma gelmesi. Bundan dolayı uygun zamanlarda estetik işlemlere başvurabiliyorlar. Trend, artık bilgiyi ve teknolojiyi takip etmeden geçiyor. Teknoloji ne kadar öndeyse, yapılacak işlemlerin kolaylığına ve süresine bakarak yeni trendler ve yöntemleri yaratabiliyoruz. Ama söylenecek son söz hangi bölge olursa olsun 'Kendin gibi olmak' in, işlemin anlaşılır olması out!'

Op. Dr. Hüseyin Güner

'3 boyutlu gençleşme'
'Yeni yılla birlikte ameliyatsız uygulamalar ve minimal invaziv ameliyatlar büyük ameliyatların yerini alacak. Teknolojik uygulamalar; örneğin lazer lipoliz, ultrasonik yüz germe, lazer destekli göz kapağı ve yüz ameliyatları yaygınlaşacak. Örümcek ağı lifting yerini ycross lifting alacak. Klasik botoks uygulamasının yerini botoks lifting alacak. Yani yüzü şişiren, yüzü donduran uygulamalar yerine yüzü 3 boyutlu gençleştirmeyi hedefleyen, doğal ve dışarıdan anlaşılmayan daha uzun ömürlü uygulamalar olacak.'

Op. Dr. Cihangir Toraman

'Yaşının iyisi olmak önemli'
'2015 yılında revaçta olan doğallık önümüzdeki yılda da ön planda olacak. Hastalar estetik işlem ya da müdahale yapıldığı belli olmayan sonuçları daha fazla talep edecek ve bu yöndeki taleplerde artış yaşanacak. Ağırlıkla yaşlanmayı engelleme çabaları ya da girişimleri yerine yaşının daha iyisi/dirisi kavramı ön plana çıkacak. Botoks ve dolgu uygulamalarının ileri yaşlardaki olumlu etkileri daha çok anlaşılıp uygulamaya başlama yaşı düşecek. En önemli nokta ise herkesin kolaylıkla tahmin edebileceği gibi; ameliyatsız uygulamalara talep artacak.'

Op. Dr. Barış Keklik

'Kare yüzler ovalleşecek'
'Estetik ameliyat öncesi hasta değerlendirirken sadece bir bölgeye odaklanmıyoruz. Profiloplasti dediğimiz cerrahi girişimlerde alın, burun ve çenenin önden ve yan profilden uyumuna önem veriyoruz. Yan profilden yetersiz veya olması gerekenden daha uzun bir çene ucu, alın bölgesindeki bombeliğin olmaması; orantısız bir görüntü ve estetik olmayan bir sonuç doğurur. Çene ucunun uzun veya asimetrik olduğu durumlarda ağız içinden yapılan bir kesi ile kemiğe ulaşılıp duruma göre törpülenerek veya kemik parça çıkarılarak orantının sağlanması gerekmektedir. Aynı şekilde çene ucunun yetersiz olduğu durumlarda kemik ucuna yerleştirilen kemik benzeri implant, kemikte kaydırma işlemleri veya silikon materyaller kullanılarak çene ucu uzatılabilir.'

Op. Dr. Ali Duman

'Mağara devri kapanıyor'
'Teknoloji her alanda inanılmaz bir hızla ilerliyor. Medikal branşların hepsinde ama özellikle estetik cerrahide teknolojik yenilikler neredeyse aylar içinde değişiyor, gelişiyor. 2000'li yılların saç ekim tekniklerini, mağara duvarlarındaki ilk insan resimleri gibi görmeye başladık. Bırakın2000'lerin başlarını son iki sene içerisinde bu alandaki ilerleme baş döndürücü. Lazerin saç ekiminde kullanılmaya başlaması ile saç köklerinin tutma oranları neredeyse yüzde 100'lere yaklaştı, opersayon süreleri kısaldı, saçların tamamen kesilmesi gerekmeden transplantasyon yapabilir hale geldik. Görünümdeki doğallık 30 senelik eşinizin, 24 saati birlikte geçirdiğiniz sevgilinizin bile anlayamayacağı seviyeyi yakaladı. Dünyada lazer ile saç transplantasyonunu kombine eden LCT yöntemi ile saç ekiminin ilk uygulayıcı ve geliştiricilerinden biri olarak ben özellikle bütün bu gelişmelerden gurur duyuyorum.'

Kaynak: sabah.com.tr

Editör: Haber Merkezi